English Turkish
OLIGOPHRENIC : English Turkish
adj. oligofreni ile ilgili, az gelişmiş zihinsel kapasiteye sahip olan (Patoloji)
OLIGOPOLY : English Turkish
n. oligopol, tüccar kıtlığı, piyasa fiyatları üzerinde kısmi tekel
OLIGOPSONY : English Turkish
n. oligopson, küçük müşteri grubunun güçlü etkisi (Ekonomi)
OLIGOPSYCHIA : English Turkish
n. zeka geriliği
OLIGOSACCHARIDE : English Turkish
n. oligosakkarit, hidroliz sırasında az miktarda monosakkarit üreten karbonhidrat (Kimya)
OLIGOSPERMATIC : English Turkish
adj. anormal derecede düşük sperm sayısı olan (Tıp)
OLIGOSPERMIA : English Turkish
n. oligosperm, sperm kıtlığı (Tıp)
OLIGOTROPHIA : English Turkish
n. oligotrofi, dengesiz beslenme, yetersiz beslenme, eksik beslenme, yanlış beslenme
OLIGOTROPHIC : English Turkish
adj. oligotrofik, yetersiz beslenme ile tanımlanan, eksik beslenmeye ait veya ile ilgili; (su kaynağı hakkında) daha derin kısımlarında bitki besleyici maddeler ve yüksek oksijen miktarı olmayan (Ekoloji)
OLIGOTROPHY : English Turkish
n. oligotrofi, dengesiz beslenme, yetersiz beslenme, eksik beslenme, yanlış beslenme; oligotrofik olma durumu (Ekoloji)
OLIGURIA : English Turkish
n. oligüri, vücut tarafından alınan sıvılar ile ilişkili olarak az miktarda idrar salgılama (Tıp)
OLINGO : English Turkish
n. büyük gözleri ve tutabilen kuyruğu olan ağaçta yaşayan memeli (Güney ve Orta Amerika’nın yağmur ormanlarına özgü)
OLIO : English Turkish
n. potpuri, derleme, karma, türlü, karışık şey
OLIVACEOUS : English Turkish
adj. zeytin yeşili, zeytin renginde; zeytin rengine benzer yeşil renkte olan
OLIVARY : English Turkish
adj. zeytine benzeyen, zeytin şeklinde
OLIVE : English Turkish
n. zeytin, zeytin yeşili
OLIVE : English Turkish
adj. zeytin, zeytin yeşili
OLIVE BRANCH : English Turkish
zeytin dalı (barış simgesi)
OLIVE DRAB : English Turkish
zeytin yeşili, haki renk, haki renkli üniforma
OLIVE GREEN : English Turkish
n. zeytin yeşili
OLIVE OIL : English Turkish
zeytinyağı
OLIVE PICKING : English Turkish
zeytin toplama, zeytinleri zeytin ağacından alma
OLIVE TREE : English Turkish
zeytin ağacı
OLIVE WOOD : English Turkish
zeytin ormanı, zeytin kerestesi
OLIVE-HARVEST : English Turkish
zeytin verimi, zeytin mahsulü, hasat edilen zeytin miktarı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani