Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PACK THREAD : English Turkish

n. ambalaj ipi, çuvaldız ipi

PACK UP : English Turkish

paketlemek, eşyalarını toplamak, toparlanmak, kaçmak, durmak (motor)

PACKAGE : English Turkish

n. bohça, paket, koli, paket program

PACKAGE : English Turkish

v. paketlemek, ambalajlamak

PACKAGE DEAL : English Turkish

paket anlaşma, birçok konuyu içeren anlaşma

PACKAGING : English Turkish

adj. paketleme

PACKAGING : English Turkish

n. paketleme

PACKARD : English Turkish

n. bir soyadı; David Packard (
1996), Hewlett-Packard'ın kurucularından ABD'li elektrik mühendisi

PACKARD BELL : English Turkish

üyük Amerikan bilgisayar şirketi

PACKED : English Turkish

adj. paketlenmiş, tıka basa dolu, hıncahınç

PACKED LIKE SARDINES : English Turkish

alık istifi

PACKER : English Turkish

n. paketçi, ambalaj makinesi, toptancı

PACKET : English Turkish

v. paketlemek, ambalajlamak

PACKET : English Turkish

n. paket, bohça, çıkın, bir yığın para, sorun, ceza alma, yaralanma

PACKHORSE : English Turkish

n. yük beygiri

PACKING : English Turkish

n. paketleme, sarma, ambalaj kâğıdı, tampon, conta, tıkaç, salmastra

PACKING CASE : English Turkish

sandık

PACKING HOUSE : English Turkish

mezbaha, depo, antrepo

PACKING NEEDLE : English Turkish

çuvaldız

PACKING RING : English Turkish

n. salmastra bileziği

PACKING SLEEVE : English Turkish

n. salmastra manşonu

PACKMAN : English Turkish

n. seyyar satıcı

PACKSADDLE : English Turkish

n. semer

PACT : English Turkish

n. pakt, anlaşma, sözleşme

PAD : English Turkish

n. yastık (küçük), keçe, ped, altlık, sümen, ıstampa, bloknot, ayak izi (hayvan), rampa, haraç