English Turkish
ATOMISM : English Turkish
n. atomculuk
ATOMIST : English Turkish
n. atomcu, atom uzmanı
ATOMISTIC : English Turkish
adj. atomculuk ile ilgili, atomlarla ilgili
ATOMISTICALLY : English Turkish
adv. atomculuk ile ilgili olarak, atomlarla ilgili olarak
ATOMIZATION : English Turkish
n. (Amerikan İngilizcesi) atomizasyon, moleküllerine ayırma işlemi, parçalama; bir şeyi atomlarına ayırarak yok etme; atom silahlarıyla bombardımana maruz bırakma; (Tıp) sıvıyı sprey şeklinde küçücük damlacıklara dönüştürme (atomisation olarak da yazılır)
ATOMIZE : English Turkish
v. püskürtmek, atomlara ayırmak, atom bombası atmak
ATOMIZER : English Turkish
n. püskürteç, atomizer, püskürtücü
ATOMIZING : English Turkish
n. püskürtme, bir sıvıyı küçük damlacıklar şeklinde dağıtma
ATOMY : English Turkish
n. atom, küçücük şey, iskelet
ATONABLE : English Turkish
adj. telafi edilebilir, mazur görülebilir, bağışlanabilir, affedilebilir
ATONAL : English Turkish
adj. ahenksiz, atonal
ATONAL MUSIC : English Turkish
ahenksiz müzik, anahtarsız müzik, belirli bir müzik anahtarına tabi olmayan müzik
ATONALISM : English Turkish
n. atonalizm, (Müzik) atonalite, ahenksizlik, müzik anahtarsızlığı; ahenksiz beste tarzı; diyatonik sistemin alternatifi
ATONALIST : English Turkish
n. ahenksiz müzik besteleyen kimse, anahtarsız müzik yazan kimse
ATONALITY : English Turkish
n. ahenksizlik
ATONALLY : English Turkish
adv. ahenksizce, müzik anahtarı olmadan, geleneksel tonlama olmaksızın (Müzik)
ATONE : English Turkish
v. telâfi etmek, gönül almak
ATONE FOR : English Turkish
v. telâfi etmek, kefaret vermek, ödemek
ATONEABLE : English Turkish
adj. telafi edilebilir, mazur görülebilir, bağışlanabilir, affedilebilir
ATONEMENT : English Turkish
n. günahları hazreti İsa'nın çekerek ödemesi
ATONEMENT : English Turkish
n. telâfi, kefaret, gönül alma, ödeme (günah)
ATONER : English Turkish
n. telafi eden, mazur gören, bağışlayan, affeden; düzeltme yapan, ıslahta bulunan (genellikle işlenen günahlar için)
ATONIA : English Turkish
n. atoni, gergisizlik, gergi yitimi, kas zayıflığı, kas gergi yitimi (Tıp)
ATONIC : English Turkish
adj. kuvvetsiz, zayıf, dermansız, vurgusuz, aksansız
ATONIC COLON : English Turkish
zayıf kolon, (Tıp) "lazy colon (tembel bağırsak)", tembel bağırsak, zayıf bağırsak, kronik kabızlığa da neden olabilen bağırsaklarda kas zayıflığı sorunu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani