Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PORE : English Turkish

v. dikkat kesilmek, gözünü dikmek, dalmak, konsantre olmak, düşünüp taşınmak, iyice düşünmek

PORE ON : English Turkish

v. üzerinde düşünmek

PORE OVER : English Turkish

gözünü dikmek, dalmak, konsantre olmak, kendini vermek

PORE UPON : English Turkish

üzerinde düşünmek

PORGY AND BESS : English Turkish

n. George Gershwin tarafından bestelenen müzikli ünlü opera

PORI : English Turkish

n. Finlandiya'nın batısında bir liman şehri

PORIFEROUS : English Turkish

adj. gözenekli

PORK : English Turkish

n. domuz, domuz eti, ödenek (politik amaçlı)

PORK BARREL : English Turkish

n. milletvekilinin seçim bölgesine sağladığı ödenek

PORK CHOP : English Turkish

n. domuz pirzolası

PORK PIE : English Turkish

kıymalı börek (domuz)

PORKY : English Turkish

n. oklukirpi, kirpi (avus.)

PORKY : English Turkish

adj. şişko, tombul, semiz

PORN : English Turkish

n. porno

PORN : English Turkish

adj. porno

PORNO : English Turkish

n. porno

PORNO : English Turkish

adj. porno

PORNOGRAPHIC : English Turkish

adj. porno, pornografik, müstehcen, açık saçık

PORNOGRAPHIC FILM : English Turkish

n. porno film, seks filmi

PORNOGRAPHY : English Turkish

n. porno, pornografi, pornografik yayınlar

POROSITY : English Turkish

n. gözeneklilik, gözenekli yapı

POROUS : English Turkish

adj. gözenekli, delikli, geçirgen (gaz, su vb.)

PORPHYRY : English Turkish

n. porfir, somaki mermeri

PORPOISE : English Turkish

n. domuz balığı, yunus ailesinden bir tür balık

PORRIDGE : English Turkish

n. yulaf lâpası, hapsedilme