Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
AUTOMATIC DOORS : English Turkish

n. otomatik kapılar

AUTOMATIC DRAWING : English Turkish

n. otomatik çizim; boş bir sayfada rastgele hareketlerle yapılan ve sürrealistler tarafından geliştirilmiş olan çizim yöntemi, serbest çizim

AUTOMATIC EXCHANGE : English Turkish

n. otomatik santral, otomatik telefon santrali

AUTOMATIC FIRE : English Turkish

otomatik ateş, tekrar yükleme ihtiyacı duyulmaksızın art arda açılan silah atışı

AUTOMATIC FIREARM : English Turkish

otomatik silah, otomatik ateşli silah, sağlanan mühimmatı otomatik olarak yükleyen ve atan silah

AUTOMATIC FLIGHT CONTROL SYSTEM : English Turkish

otomatik uçuş kontrol sistemi, bir uçağın insan denetimi olmadan çalışan uçuş sistemi

AUTOMATIC GAIN CONTROL : English Turkish

Otomatik Toplama Kontrolü; görüntü ve ses kayıt cihazları sinyalleri tarafından daha önceden belirlenmiş bir seviyede yapılan otomatik elektronik düzenlemesi (elektronik kontrol tarafından), AGC

AUTOMATIC GEARBOX : English Turkish

otomatik vites kutusu, otomatik vites, vitesleri otomatik olarak değiştiren aktarım sistemi

AUTOMATIC INDEX : English Turkish

otomatik indeks, otomatik liste, bir word işlemcisi kullanarak kelimeler ve metindeki yerlerini gösteren sınıflandırılmış bir liste oluşturma

AUTOMATIC LINK : English Turkish

otomatik link, otomatik bağlantı, bilgi değiştikçe otomatik olarak güncellenen bağlantı

AUTOMATIC MACHINE : English Turkish

otomatik makine, otomatik alet, otomatikleştirilmiş aygıt

AUTOMATIC NETWORK SWITCHING : English Turkish

otomatik ağ değiştirme, bir yazıcının değişik türde bilgisayarlardan oluşan bir ağdaki geçişi

AUTOMATIC PILOT : English Turkish

otomatik pilot, bir uçağın uçuş sırasında kontrolünü sağlayan otomatik kontrol sistemi

AUTOMATIC PISTOL : English Turkish

otomatik tabanca, sağlanan mühimmatı aralıksız bir şekilde yükleyen ve atan küçük ateşli silah

AUTOMATIC REACTION : English Turkish

otomatik reaksiyon, otomatik tepki, doğal olarak ve kasti olmadan verilen tepki (refleks vs gibi)

AUTOMATIC RECALCULATION : English Turkish

otomatik tekrar hesaplama, her değişimden sonra bütün bir elektronik hesap tablosunun otomatik olarak güncellendiği durum

AUTOMATIC RENEWAL : English Turkish

otomatik yenilenme, kendiliğinden yenilenme, sahibinin talebi olmadan bir abonelik veya başkaca bir hizmetin otomatik olarak yenilenmesi

AUTOMATIC RIFLE : English Turkish

otomatik tüfek, sağlanan mühimmatı aralıksız bir şekilde yükleyen ve atan büyük ateşli tüfek

AUTOMATIC SCROLLING : English Turkish

n. otomatik kaydırma (Bilgisayar) Microsoft Word uygulamasının bir belgeyi otomatik olarak kaydıran özelliği

AUTOMATIC SHIFT : English Turkish

n. otomatik vites

AUTOMATIC TELLER : English Turkish

n. otomatik vezne

AUTOMATIC TELLER MACHINE : English Turkish

n. bankamatik, otomatik vezne makinesi, otomatik para makinesi, manyetik bir kart kullanılarak üzerinden işlemler yapılabilen makine

AUTOMATIC TRANSLATION : English Turkish

n. otomatik çeviri; MT, bir dilden başka bir dile bilgisayar tarafından yapılan metin çevirisi

AUTOMATIC TRANSMISSION : English Turkish

otomatik vites

AUTOMATIC TUNING : English Turkish

otomatik ayar, otomatik kanal arama, kanalları kendi kendine arayıp bulma ayarı