English Turkish
AUTORIFLE : English Turkish
n. otomatik tüfek, otomatik makineli tüfek
AUTOROUTE : English Turkish
n. (Kanada) otoyol
AUTOSAVE : English Turkish
n. otokaydetme, otokurtarma, otomatik kaydetme, bir işi belirli zaman aralıklarıyla kaydeden uygulama (Bilgisayar)
AUTOSENSITISATION : English Turkish
n. (Britanya İngilizcesi) otosentizizasyon, otoimmünizasyon, özbağışıklık, girdiği reaksiyon sonucu bir organizmanın kendi hücre dokularıyla antikor üretmesi, özbağışık bir organizmanın endüksiyonu (autoimmunization olarak da yazılır)
AUTOSENSITIZATION : English Turkish
n. (Amerikan İngilizcesi) otosentizizasyon, otoimmünizasyon, özbağışıklık, girdiği reaksiyon sonucu bir organizmanın kendi hücre dokularıyla antikor üretmesi, özbağışık bir organizmanın endüksiyonu (autoimmunization olarak da yazılır)
AUTOSOMAL : English Turkish
adj. otozomal, otozomik, otozomlarla ilgili, cinsel olmayan kromozomlarla ilgili, cinsel kromozomlara özgü
AUTOSOMALLY : English Turkish
adv. otozomal bir şekilde, otozomik bir şekilde, otozomlarla ilgili bir şekilde, otozom tarafından
AUTOSOME : English Turkish
n. otozom, cinsel olmayan kromozom
AUTOSTART : English Turkish
n. otostart, otomatik başlama, otomatik etkinleşme süreci
AUTOSTRADA : English Turkish
n. otoyol, otoban
AUTOSUGGESTIBILITY : English Turkish
n. kendi kendine telkin edilebilme (Psikoloji)
AUTOSUGGESTION : English Turkish
n. kendi kendine telkin
AUTOTELIC : English Turkish
adj. ototelik, kendinde varlık amacı taşıyan (Felsefe)
AUTOTHERAPY : English Turkish
n. ototerapi, kendi kendini iyileştirme, kendi kendine terapi
AUTOTIMER : English Turkish
n. otomatik zamanlayıcı, otomatik süreölçer, otomatik zamanlama aleti
AUTOTOMIZE : English Turkish
v. ototomi geçirtme, ototomiye sebep olma, ototomi (sıkışan veya zarar gören bir uzvun kendiliğinden düşmesi) geçirme
AUTOTOMY : English Turkish
n. ototomi, (Zooloji) zarar görmüş veya sıkışmış bir vücut parçasını atma (kertenkele kuyruğu gibi)
AUTOTOXAEMIA : English Turkish
n. kendi kendini zehirleme, vücutta bulunan zehirden zehirlenme, aynı vücudun kendisini zehirlemesi
AUTOTOXEMIA : English Turkish
n. kendi kendini zehirleme, vücutta bulunan zehirden zehirlenme, aynı vücudun kendisini zehirlemesi
AUTOTOXIN : English Turkish
n. ototoksin, iç zehir, kendi zehri, vücut tarafından üretilen zehir
AUTOTRANSPLANT : English Turkish
n. ototransplant, aynı hastadan ve aynı hastaya kendisinden yapılan doku nakli (Tıp)
AUTOTROPH : English Turkish
n. ototrof, kendibeslek bitki, özbesler, kendi kendine beslenebilen, hayatta kalabilmesi için gerekli bileşenleri bağımsız bir şekilde üreten mikroorganizma
AUTOTROPHIC : English Turkish
adj. ototrofik, ototrof, kendibeslek, öz beslenen, kendi kendine beslene, hayatta kalabilmesi için gerekli bileşenleri bağımsız bir şekilde kendi üreten (Biyoloji)
AUTOTRUCK : English Turkish
n. motorlu kamyon
AUTOTYPE : English Turkish
v. ototopi yöntemiyle basmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani