Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
REBEL : English Turkish

adj. isyancı, asi, ayaklanan

REBEL : English Turkish

n. asi, isyancı

REBEL : English Turkish

v. isyan etmek, başkaldırmak, ayaklanmak

REBEL WITHOUT A CAUSE : English Turkish

sebepsiz isyan, James Dean'ın başrolünü oynadığı 1955 yapımı bir film (Nicholas Ray tarafından yönetilen)

REBELLION : English Turkish

n. isyan, ayaklanma, başkaldırma

REBELLIOUS : English Turkish

adj. asi, isyankâr, isyancı, serkeş, inatçı

REBIRTH : English Turkish

n. yeniden doğuş, canlanma, rönesans

REBORE : English Turkish

v. deliği genişletmek, büyütmek (silindir)

REBORN : English Turkish

adj. yeniden doğmuş

REBOUND : English Turkish

adj. yeniden ciltlenmiş

REBOUND : English Turkish

n. sekme, geri gelme, yansıma, yankı, rezonans, reaksiyon, tepki, geri tepme

REBOUND : English Turkish

v. sekmek, çarpıp geri gelmek, yansımak, yankılanmak

REBROADCAST : English Turkish

n. naklen yayın, tekrar yayınlama

REBROADCAST : English Turkish

v. tekrar yayınlamak, tekrarlamak, naklen yayınlamak

REBUFF : English Turkish

n. ters cevap, ret, geri çevirme

REBUFF : English Turkish

v. terslemek, ters cevap vermek, geri çevirmek (kabaca)

REBUILD : English Turkish

v. yeniden inşa etmek, yeniden yapmak, yenilemek

REBUKE : English Turkish

n. azar, azarlama, sitem

REBUKE : English Turkish

v. azarlamak, paylamak, sitem etmek

REBUS : English Turkish

n. resimli bilmece

REBUT : English Turkish

v. çürütmek, aksini ispat etmek, reddetmek

REBUTTAL : English Turkish

n. çürütme, aksini ispat etme, yanlış olduğunu kanıtlama

REBUTTER : English Turkish

n. davalının ikinci cevabı

RECALCITRANCE : English Turkish

n. inatçılık, aksilik, söz dinlemezlik

RECALCITRANT : English Turkish

adj. inatçı, aksi, söz dinlemez