Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
RECTANGULAR : English Turkish

adj. dikdörtgen biçiminde, dik açılı

RECTIFIABLE : English Turkish

adj. düzeltilebilir, doğrultulabilir

RECTIFICATION : English Turkish

n. doğrultma, düzeltme, düzelme, damıtarak arıtma, doğru akıma çevirme

RECTIFIER : English Turkish

n. doğrultucu, düzeltici, doğrultmaç

RECTIFY : English Turkish

v. düzeltmek, doğrultmak, doğru akıma çevirmek, damıtarak arıtmak, taşlamak, uzunluğunu ölçmek (eğri)

RECTILINEAL : English Turkish

adj. düz çizgi halindeki, düz çizgili

RECTILINEAR : English Turkish

adj. düz çizgi halindeki, düz çizgili

RECTITUDE : English Turkish

n. doğruluk, dürüstlük

RECTOR : English Turkish

n. rektör, bölge papazı, mahalle papazı

RECTORATE : English Turkish

n. rektörlük, papazlık

RECTORSHIP : English Turkish

n. rektörlük, papazlık

RECTORY : English Turkish

n. bölge papazının konutu, bölge papazının makamı

RECTRIX : English Turkish

n. kuyruk tüyü

RECTUM : English Turkish

n. rektum, göden

RECUMBENCY : English Turkish

n. uzanma, yatma, dinlenme

RECUMBENT : English Turkish

adj. uzanan, yaslanmış, arkasına yaslanmış, dinlenen

RECUPERATE : English Turkish

v. iyileşmek, iyileştirmek, yeniden kazanmak, telâfi etmek, zararını çıkarmak

RECUPERATION : English Turkish

n. iyileşme, sağlığına kavuşma, telâfi etme, karşılama

RECUPERATIVE : English Turkish

adj. iyileştirici, iyi gelen, sağlığa iyi gelen, güçlendiren

RECUR : English Turkish

v. tekrarlamak, yinelemek, yeniden olmak, hatırlamak, tekrar aklına gelmek, başladığı yere dönmek (eğri)

RECUR TO ONE'S MEMORY : English Turkish

v. aklına gelmek

RECURRENCE : English Turkish

n. tekrar, yinelenme, tekerrür, nüksetme, başa dönme, tekrar söz konusu etme

RECURRENT : English Turkish

adj. tekrarlayan, yinelenen, devirli, geri dönen [anat.], tekrarlı

RECURRING : English Turkish

adj. tekrarlayan, yinelenen, devirli

RECURRING DECIMAL : English Turkish

devirli ondalık kesir