Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
REDUCIBLE : English Turkish

adj. indirilebilir, azaltılır, indirgenir, dönüştürülebilir

REDUCING : English Turkish

adj. indirgen, zayıflatıcı, zayıflama

REDUCING : English Turkish

n. kısma, azalma, küçültme

REDUCING AGENT : English Turkish

indirgen madde

REDUCING DIET : English Turkish

n. rejim, zayıflama diyeti

REDUCTION : English Turkish

n. indirim, düşürme, azalma, düşüş, dönüştürme, haline getirme, ayırma, indirgeme, iskonto, ergime, boyun eğdirme, negatifi zayıflatma, küçültme, küçültülmüş resim, yerine oturtma [tıp.]

REDUCTION COMPASSES : English Turkish

n. küçültme pergeli, sürmeli pergel

REDUCTION GEAR : English Turkish

edüktör, indirgeme dişlisi

REDUCTION IN WAGES : English Turkish

n. maaşlarda düşüş

REDUCTION INTO GAS : English Turkish

n. gaz haline dönüştürme

REDUCTION OF STAFF : English Turkish

n. personel sayısını düşürme

REDUCTION OF WAGES : English Turkish

n. maaşlarda düşüş

REDUCTION RATIO : English Turkish

n. indirgeme oranı

REDUNDANCE : English Turkish

n. gereğinden fazla olma, gereksiz çokluk, ihtiyaç fazlası oluş, laf kalabalığı, yazıdaki tekrar oranı

REDUNDANCY : English Turkish

n. gereğinden fazla olma, gereksiz çokluk, ihtiyaç fazlası oluş, laf kalabalığı, yazıdaki tekrar oranı

REDUNDANT : English Turkish

adj. ihtiyaç fazlası, gereğinden fazla, lüzumsuz, işten çıkarılmış, gereksiz, anlama katkısı olmayan, lâf kalabalığı olan

REDUNDANT ARRAY OF INEXPENSIVE DISKS : English Turkish

ucuz disklerin ihtiyaç fazlası dizilimi, birtakım sabit diskler içeren ve bilginin güvenli depolanmasını ve bilgiye hızlı erişimi sağlayan sistem, RAID

REDUPLICATE : English Turkish

v. iki misline çıkarmak, tekrar ikiyle çarpmak, ikilemek

REDUPLICATION : English Turkish

n. iki misline çıkarma, tekrar ikiyle çarpma

REDUX : English Turkish

n. Deksfenfluramin'in marka ismi, eskiden obezite tedavisinde kullanılan ama günümüzde artık mevcut olmayan kilo kaybı ilacı (ABD'de 1997'de marketlerden geri çekilen ve o tarihten günümüze tüm dünyada toplatılan)

REDWING : English Turkish

n. kızıl ardıçkuşu

REDWOOD : English Turkish

n. sekoya, kızıl keresteli ağaç

REEBOK : English Turkish

n. spor ayakkabıları spor kıyafetleri ve spor malzemeleri markası

REEBOK SHOES : English Turkish

Reebok ayakkabıları, Reebok (spor malzemeleri üreticisi) tarafından üretilen spor ayakkabıları

REED : English Turkish

n. kamış, saz, düdük, kaval, sipsi, jüdorg, dokuma tarağı