Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

REFORMATION : English Turkish

n. devrim, yeniden düzenleme, değiştirme, reformasyon, tekrar kurma, düzeltme, dinsel devrim, protestanlık

REFORMATIVE : English Turkish

adj. düzeltici, iyileştirici, reform

REFORMATORY : English Turkish

n. ıslahevi

REFORMATORY : English Turkish

adj. düzeltici, iyileştirici, reform

REFORMED : English Turkish

adj. düzelmiş, iyileşmiş, ıslah olmuş, protestan

REFORMER : English Turkish

n. devrimci, düzelten kimse, reformcu, yenilikçi, ıslahatçı

REFORMIST : English Turkish

n. devrimci, reformcu, yenilikçi, ıslahatçı

REFRACT : English Turkish

v. kırmak (ışın), kırıp yansıtmak

REFRACTING : English Turkish

n. sapma, kırılma

REFRACTION : English Turkish

n. kırılma, ışığı kırma gücü, refraksiyon

REFRACTIVE : English Turkish

adj. kıran, ışığı kıran, kırılan, kırılma, sapma

REFRACTORINESS : English Turkish

n. inatçılık, dik başlılık, ısıya dayanıklılık, ateşe dayanıklılık

REFRACTORY : English Turkish

adj. inatçı, aksi, ısıya dayanıklı, kolay işlenemez, dayanıklı, tedavisi güç

REFRACTORY CLAY : English Turkish

n. ateş tuğlası

REFRAIN : English Turkish

n. nakarat

REFRAIN : English Turkish

v. kendini tutmak, kaçınmak, sakınmak

REFRAIN FROM DOING : English Turkish

yapmaktan kaçınmak

REFRANGIBLE : English Turkish

adj. kırılabilir

REFRESH : English Turkish

v. ferahlatmak, açılmak, tazelemek, canlandırmak, serinletmek, hayat vermek, ferahlamak, tazelenmek, dinçleşmek, canlanmak

REFRESHER : English Turkish

n. ferahlatıcı, serinletici içki, hayat veren, tazeleyen şey, hafızayı canlandıran şey, avukatlık ek ücreti

REFRESHER COURSE : English Turkish

hatırlatıcı kurs, bilgi tazeleme kursu

REFRESHING : English Turkish

adj. canlandırıcı, dinçleştirici, serinletici, canlandıran, ferahlatıcı

REFRESHMENT : English Turkish

n. serinletici içki, hafif yemek, serinletme, canlanma, dinçleşme

REFRESHMENT ROOM : English Turkish

üfe, istasyon büfesi

REFRIGERANT : English Turkish

n. soğutucu, dondurucu, soğutucu sprey