Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
AXIS OF ADVANCE : English Turkish

ilerleme ekseni, ilerleme mihveri, askerî bir kuvvetin ilerleme rotası

AXIS OF ATTACK : English Turkish

saldırı ekseni, taarruz mihveri, askerî bir kuvvetin düşmana taarruzu rotası

AXIS OF EVACUATION : English Turkish

tahliye ekseni, tahliye mihveri, geri çekilme veya ayrılma rotası

AXIS OF ROTATION : English Turkish

dönüş ekseni, dönüş mihveri, rotasyon ekseni, etrafında bir şey dönen düz çizgi

AXIS OF SUPPLY : English Turkish

ikmal ekseni, tedarik ekseni, ikmal mihveri, bir orduya teçhizat ve diğer türlü tedarikin sağlandığı rota

AXIS OF SYMMETRY : English Turkish

simetri ekseni, bakışım ekseni, bir şeyi iki eşit parçaya bölen hayali hat

AXIS POWERS : English Turkish

n. Eksen Devletler; Birinci Dünya Savaşı sırasında Müttefiklere (Japonya, Almanya, İtalya, Macaristan, Bulgaristan ve Romanya) karşı savaşmış olan askerî kuvvetler

AXLE : English Turkish

n. dingil, eksen, mil, aks

AXLE TREE : English Turkish

n. dingil, mil, aks

AXLE-BEARING : English Turkish

aks yatağı, dingil yatağı, bir makinenin üzerinde ask dönen parçası

AXLE-BOX : English Turkish

aks kutusu, dingil kutusu, mil kutusu, yağ kutusu

AXLED : English Turkish

adj. akslı, aksı olan, dingilli, milli

AXLETREE : English Turkish

n. araba dingili, mil, bir arabanın iki tekerleğini bağlayan çubuk

AXMAN : English Turkish

n. baltacı, balta kullanan kimse (bir araç veya silah olarak); caz saksafoncusu veya rock müzik gitaristi (Argo)

AXMINSTER : English Turkish

n. İngiltere’de bir şehir; bu şehirde imal edilen halı

AXON : English Turkish

n. akson, silindraks, hücreden uyarılar gönderen sinir hücresi parçası (Anatomi)

AXONAL : English Turkish

adj. akson (hücreden uyarılar gönderen sinir hücresi parçası) ile ilgili, aksona özgü (Anatomi)

AXONE : English Turkish

n. akson, silindraks, hücreden uyarılar gönderen sinir hücresi parçası (Anatomi)

AXOPLASM : English Turkish

n. aksoplazma

AXSEED : English Turkish

n. Avrupa'ya özgü ve burçağa benzeyen bir bitki

AXUNGE : English Turkish

n. domuz yağı; gres yapı, iç yağ; (Eczacılık) tıbbi amaçlı olarak hazırlanan domuz yağı veya gres yağı

AY : English Turkish

n. kabul oyu, olumlu oy

AY : English Turkish

interj. evet, hay hay

AY SIR : English Turkish

interj. başüstüne

AYAH : English Turkish

n. Hindistanlı çocuk bakıcısı