English Turkish
SCALPED : English Turkish
adj. bir kimsenin kafa derisini yüzmüş
SCALPEL : English Turkish
n. skalpel, cerrah bıçağı
SCALPER : English Turkish
n. oluklu kalem, soyucu, yüzücü
SCALPING : English Turkish
n. düşmanın kafa derisini kesme eylemi; çabuk kazanç elde etmek için hızlıca hisseleri hızlıca satma ve alma eylemi; karaborsa fiyatına biletleri satma eylemi (Argo)
SCALPRIFORM : English Turkish
adj. iskarpelaya benzeyen, oymacı kalemine benzeyen, iskarpela şeklinde olan
SCALY : English Turkish
adj. pullu, pulsu, pul pul, kabuklanmış
SCAM : English Turkish
n. sahtekarca hareket, aldatma, kandırma, dolandırıcılık, dalavere
SCAMBLE : English Turkish
v. shove and push; be rude and cause disturbance; scramble; sakarca hareket etmek, beceriksiz bir tarzda hareket etmek; paytak paytak yürümek; dolambaçlı olmak; düzensiz olmak; yaymak, yayılmak, genişlemek; mengeneden geçirmek, ezmek, bozmak
SCAMMER : English Turkish
n. bir dolandırıcı tarafından aldatılan kimse, alçak, hain, rezil, puşt
SCAMMONY : English Turkish
n. mahmude otu [bot.], mahmude zamkı [bot.]
SCAMORZA : English Turkish
n. scamorze peyniri, sert ve hafif tuzlu beyaz İtalyan peyniri
SCAMP : English Turkish
n. yaramaz, haylaz, afacan
SCAMP : English Turkish
v. yüzüne gözüne bulaştırmak, yarım yamalak yapmak
SCAMPER : English Turkish
n. kaçma, tüyme
SCAMPER : English Turkish
v. koşmak, acele ile gitmek
SCAMPER ABOUT : English Turkish
koşmak, alelacele gitmek
SCAMPER AWAY : English Turkish
v. kaçmak
SCAMPI : English Turkish
n. iri karides, deniz kabuklusu türü
SCAMPING : English Turkish
n. dikkatsizce yapma, acele veya yarım yamalak tarzda yapma hareketi
SCAMPISH : English Turkish
adj. bir yaramaza veya dolandırıcıya benzeyen; alçak, rezil, namussuz, üçkağıtçı, hilekar
SCAN : English Turkish
n. elektronik âletle tarama
SCAN : English Turkish
v. görüntülemek, ekranda görüntülemek, bakmak, göz atmak, taramak, incelemek, vezin ile okumak, vezin analizi yapmak
SCAN LINE INTERLEAVING : English Turkish
görüntülenme hızını büyük oranda artıran bilgisayar ekranı veri işlem yöntemi (Bilgisayar), SLI
SCANDAL : English Turkish
n. skandal, rezalet, dedikodu, iftira, karalama, rezil, yüz karası
SCANDAL SHEET : English Turkish
n. dedikodu gazetesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani