Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SELASSIE : English Turkish

n. I. Haile Selassie (
1975, Tafari Makonnen'de doğan) birçok sosyal ve ekonomik değişiklik getiren Etyopya imparatoru, Rastafaryan dininin peygamberi

SELDOM : English Turkish

adv. nadiren, seyrek, arada bir

SELDOMNESS : English Turkish

n. nadirlik, seyreklik, az bulunurluk

SELECT : English Turkish

v. seçmek, ayırmak, ayıklamak

SELECT : English Turkish

adj. seçme, güzide, seçilmiş, seçkin, kalburüstü, seçmece, seçmesini bilen, iyi anlayan, zevkli

SELECT COMMITTEE : English Turkish

seçme komite, yasama komitesi; özel komite

SELECT VESTRY : English Turkish

yoğun nüfuslu İngiliz yerleşim yerlerinden çoğunluk içerisinden seçilen ve onları seçenlerin haklarını bir yıl boyunca korumak yönetmek ve sorunlarını halletmek için seçilmiş az miktarda insan

SELECTED : English Turkish

adj. seçilmiş, seçkin

SELECTED WINE : English Turkish

özel şarap, iyi şarap, seçkin şarap, güzide şarap

SELECTEE : English Turkish

n. askere çağrılan kişi

SELECTING : English Turkish

adj. seçici, seçen

SELECTING : English Turkish

n. ayıklama

SELECTION : English Turkish

n. seçme, seçim, seçmeler, doğal ayıklanma, seçenek, seleksiyon

SELECTIONAL GROUPING : English Turkish

seçilmiş grup, güzide grup

SELECTIVE : English Turkish

adj. seçici, ayıran, seçmeli, selektif

SELECTIVE BREEDING : English Turkish

daha iyi bir ırk yaratacak şekilde üretme

SELECTIVE HEARING : English Turkish

seçici duyma, bir kimsenin yanlızca duymak istediği şeyi duyması duymak istemediği şeyi duymaması

SELECTIVE SERVICE : English Turkish

zorunlu askerlik sistemi, kura ile askerlik

SELECTIVELY : English Turkish

adv. seçici bir tarzda; müşkülpesent bir şekilde, titiz bir tarzda, zor beğenir bir tarzda

SELECTIVENESS : English Turkish

n. seçici olma durumu, titiz olma durumu, seçicilik; seçici olma durumu

SELECTIVITY : English Turkish

n. selektivite, seçicilik, yayını parazitsiz alma

SELECTMAN : English Turkish

n. belediye meclisi üyesi [amer.]

SELECTNESS : English Turkish

n. seçkinlik, üstünlük, mükemmellik

SELECTOR : English Turkish

n. selektör, ayırıcı, seçici

SELENE : English Turkish

n. bir bayan ismi; Ay tanrıçası (Yunan Mitolojisi)