Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
BACKDOWN : English Turkish

n. vazgeçme, cayma, sözünden dönme

BACKDRAFT : English Turkish

n. yangın patlaması, bir yangının tüm oksijeni tüketmesinden sonra ortama yeni oksijen eklenmesi halinde patlaması; bir boru veya bacadan geriye doğu olan su veya hava akışı

BACKDRAUGHT : English Turkish

n. yangın patlaması, bir yangının tüm oksijeni tüketmesinden sonra ortama yeni oksijen eklenmesi halinde patlaması; bir boru veya bacadan geriye doğu olan su veya hava akışı

BACKDROP : English Turkish

n. perde arkası, sahne arka perdesi; zemin; uygun ortam; temel

BACKED : English Turkish

adj. arkası olan, arka çıkılmış, desteklenmiş, astarlı, kaplı, arkalıklı

BACKED HIM UP : English Turkish

onu destekledi, onun arkasında durdu, ona arka çıktı

BACKED OFF : English Turkish

geri çekildi, bıraktı, terk etti, pes etti

BACKED-UP : English Turkish

destekli, desteklenmiş, arka çıkılmış, yardım alan

BACKER : English Turkish

n. destekçi, sponsor, finansör; bahisçi, üstüne oynayan bahisçi, arka çıkan kimse, arka

BACKFALL : English Turkish

n. arkaya düşme, sırt üstü düşme (güreş vs'de)

BACKFIELD : English Turkish

n. (Futbol) defans oyuncusu, savunma oyuncusu, geri alan oyuncusu; defans alanı, geri saha, savunma sahası

BACKFILL : English Turkish

v. geri doldurmak, bir çukuru geri doldurmak, bir siperi geri doldurmak, bir çukuru kendisinden çıkarılmış olan toprakla tekrar doldurmak

BACKFILL : English Turkish

n. dolgu, geri dolgu, boşaltılmış olan bir çukuru geri doldurmak için kullanılan materyal

BACKFILLER : English Turkish

n. bir kazı yerini tekrar dolduran makine

BACKFIRE : English Turkish

n. erken ateşleme, erken ateşlenme (iç yakımlı motorlarda); geri tepme, aleyhine dönme, istenmeyen sonuçlar verme, ilerlemeyen ve beklenen sonuçlar vermeyen plan

BACKFIRE : English Turkish

v. erken ateşlemek, erken ateşlenmek (iç yakımlı motorlarda); geri tepmek, aleyhine dönmek, istenmeyen sonuçlar vermek

BACKFISCH : English Turkish

n. (Almanca) genç kız

BACKFLIP : English Turkish

n. geriye salto, havada geriye doğru takla atılarak yapılan akrobatik hareket

BACKFLOW : English Turkish

n. geri akım, ters akım, geri akış, istenen veya genel yönün tersi yönde gerçekleşen akış

BACKGAMMON : English Turkish

n. tavla

BACKGROUND : English Turkish

n. özgeçmiş, geçmiş deneyimler; sosyal çevre; arka plân, geri plân; fon, zemin; geçmiş,

BACKGROUND CHECK : English Turkish

arka plan araştırması, sabıka araştırması, güvenlik amaçlı olarak bir kimsenin kimliğinin kontrol edilmesi, (grup ve teşkilatlara üyelik, suç kaydı, iş tecrübesi, eğitim vs gibi konuları içerir)

BACKGROUND JOB : English Turkish

artalan işi, arka plan işi, arka planda gerçekleştirilen iş

BACKGROUND MATERIAL : English Turkish

arka plan materyali, altyapı materyalleri, geçmiş materyali, belli durumları yaratan materyaller, tarihî ve biyografik bilgili materyaller

BACKGROUND MUSIC : English Turkish

arka plan müziği, fon müziği, altyapı müziği, alt müzik, iyi bir atmosfer yaratmak için çalınan yumuşak müzik