English Turkish
SERGEI : English Turkish
n. bir erkek ismi (Rusça)
SERGEI KONSTANTINOVICH : English Turkish
Rus astronot (uluslararası uzay istasyonuna uçuşu esnasında Endeavor uzay mekiğinin mürettebatından biri)
SERGEI MIKHAILOVICH EISENSTEIN : English Turkish
n. (
1948) montaj kullanımını başlatan ve yolunu açan Rus film yapımcısı
SERGEI VASILIEVICH RACHMANINOFF : English Turkish
n. (
1943) Rus besteci ve piyano virtiözü
SERGEY BRIN : English Turkish
n. (1973 doğumlu) Larry Page ile beraber Google'ı kuran ABD'li girişimci
SERGEYEVICH : English Turkish
n. bir erkek ismi
SERGT : English Turkish
çavuş, rütbesi onbaşı veya birinci sınıf havacının üzerinde olan astsubay çavuş; rütbesi bir yüzbaşı veya teğmenin altında olan polis memuru
SERGT. : English Turkish
çavuş; birinci sınıf havacdan veya onbaşıdan daha yüksek rütbedeki astsubay; rütbe olarak bir teğmen veya yüzbaşının altında olan polis memuru
SERIAL : English Turkish
n. seri, dizi, dizi olarak yayınlanan öykü
SERIAL : English Turkish
adj. birbirini izleyen, seri, sıralı, seri halinde, art arda
SERIAL CABLE : English Turkish
oş modem kablosu, atıl modem kablosu, modem kullanmaksızın seri portları vasıtasıyla iki bilgisayar arasında bağlantı kurmak için kullanılan kablo
SERIAL DEVELOPMENT : English Turkish
n. seriye açılım
SERIAL INTERFACE : English Turkish
seri arayüz, iki iletişim cihazı arasında bir seri iletişim için kullanılan port, periferik cihazlar arasında seri iletişim için kullanılan arayüz (Bilgisayar)
SERIAL KILLER : English Turkish
seri cinayet işleyen katil
SERIAL LINE INTERNET PROTOCOL : English Turkish
seri bağlı internet protokolü, SLIP protokolü, telefon hatlarını kullanarak İnternet'e tam bir simüle bağlantı sağlayan protokol
SERIAL MANUFACTURE : English Turkish
n. seri üretim
SERIAL MOUSE : English Turkish
seri fare, bilgisayara bir seri port vasıtasıyla bağlanacak şekilde tasarlanmış bilgisayar faresi
SERIAL MURDER : English Turkish
n. seri cinayet
SERIAL NUMBER : English Turkish
seri numarası
SERIAL PORT : English Turkish
seri port, seri arayüz, iki iletişim cihazı arasında bir seri iletişim için kullanılan port, periferik cihazlar arasında seri iletişim için kullanılan arayüz (Bilgisayar)
SERIALISATION : English Turkish
n. kısa birbirini takip eden bölümlerle edebi veya dramatik bir çalışma üretme veya yayınlama işlemi (ayrıca serialization)
SERIALISE : English Turkish
v. kısa birbirini takip eden bölümlerle edebi veya dramatik bir çalışma üretmek veya yayınlamak (ayrıca serialize)
SERIALISED : English Turkish
adj. (edebi veya dramatik bir çalışma hakkında) kısa birbirini takip eden bölümlerle üretilmiş veya yayınlanmış (ayrıca serialized)
SERIALITY : English Turkish
n. seri olma özelliği; seri oluşturma, ardışıklık, süreklilik, devamlılık
SERIALIZATION : English Turkish
n. kısa birbirini takip eden bölümlerle edebi veya dramatik bir çalışma üretme veya yayınlama işlemi (ayrıca serialisation)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani