Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SIGNAL-EQUIPMENT VEHICLE : English Turkish

muhabere aracı, muhabere ve kontrol için kullanılan askeri nakliye aracı

SIGNALER : English Turkish

n. işaretçi, muhabereci, muhabere subayı, vardabandıra

SIGNALING : English Turkish

n. muhabere etme, sinyaller kullanmak suretiyle iletişim yapma eylemi; gösterme, belirti, işaret, el işaretleri ile konuşma eylemi, baş işareti yapma eylemi, işaret etme hareketi

SIGNALISATION : English Turkish

n. sinyalizasyon, önem verme hareketi; dikkat çekici ve göze çarpan hatırı sayılır önemli yapma eylemi; açık tanımlama, aşikar belirti (ayrıca signalization)

SIGNALISE : English Turkish

v. belirgin yapmak, göze çarpan şekle getirmek, önemli yapmak, vurgulamak, önemini belirtmek, üzerinde durmak; trafik işaretleri sağlamak; işaret etmek, sinyal vermek, belirtmek, tanımlamak, göstermek (ayrıca signalize)

SIGNALIZATION : English Turkish

n. sinyalizasyon, önem verme hareketi; dikkat çekici ve göze çarpan hatırı sayılır önemli yapma eylemi; açık tanımlama, aşikar belirti (ayrıca signalisation)

SIGNALIZE : English Turkish

v. işaretle bildirmek, işaret etmek, sinyâlize etmek, karakterize etmek, belirginleştirmek, meşhur etmek, bildirmek

SIGNALIZE ONESELF BY : English Turkish

v. sivrilmek

SIGNALLER : English Turkish

n. işaretçi, muhabereci, muhabere subayı, vardabandıra

SIGNALLING : English Turkish

n. işaret verme

SIGNALLY : English Turkish

adv. dikkat çekici bir şekilde, göze çarpan bir şekilde, hatırı sayılır bir şekilde, önde gelen bir şekilde

SIGNALMAN : English Turkish

n. işaretçi, vardabandıra

SIGNALMENT : English Turkish

n. bir insanın kimlik tanımlaması amaçları ile verilen detaylandırılmış tarif eşkal ve tanımlaması (özellikle polis dosyaları için)

SIGNALS OF EMERGENCY : English Turkish

imdat işareti, acil durum işareti, tehlike işareti, bir gemiden başlarının dertte olduğunu göstermek için atılan işaret

SIGNARY : English Turkish

n. harf sistemi

SIGNATORY : English Turkish

adj. imzalayan, imza sahibi

SIGNATORY : English Turkish

n. imzalayan, imza sahibi, imzalayan devlet

SIGNATORY POWER : English Turkish

n. imzalayan, imzalayan taraf, imzalayan devlet

SIGNATORY POWERS : English Turkish

n. imzalayan devletler

SIGNATURE : English Turkish

n. imza, işaret, kaşe, mühür, damga, ilacın kullanım şeklini yazan bölüm, nota imi, tanıtım müziği

SIGNATURE AUTHENTICATION : English Turkish

imza ispatı, imzanın doğruluğunu kanıtlama, imzanın sahte/taklit olup olmadığını kontrol etme

SIGNATURE FILE : English Turkish

imza dosyası, İnternet üzerinden gönderilmiş bir elektronik postaya eklenmiş çeşitli satırlar içeren ve kullanıcının bir işareti veya imzası olarak çalışan dosya

SIGNATURE MARK : English Turkish

matbaada formların altına basılan rakam

SIGNATURE OF CERTIFICATION : English Turkish

sertifika imzası, bir belgeye yasal geçerlilik veren imza

SIGNATURE SPECIMEN : English Turkish

imza örneği, imza formatı