English Turkish
SIGHTJOGGER : English Turkish
n. koşarken veya koşu antrenmanı yaparken etrafına bkınan veya manzarayıda seyreden kimse, sight jogger
SIGHTJOGGING : English Turkish
n. koşarken veya antrenman koşusu yaparken çevreyi görme, sightjogging
SIGHTLESS : English Turkish
adj. kör, görmeyen
SIGHTLESSNESS : English Turkish
n. körlük, göremiyor olma durumu; görünmezlik, görmesi imkansız olma durumu
SIGHTLINESS : English Turkish
n. çekicilik, güzellik, hoş görünüş
SIGHTLY : English Turkish
adj. güzel, göze hitap eden, yakışıklı, dikkate değer, bakmaya değer
SIGHTSEE : English Turkish
v. gezip görmek, turizm sitelerini ziyaret etmek, gezmek ve güzel yerleri ziyaret etmek
SIGHTSEEING : English Turkish
n. gezi, gezip görme, çevreyi görme
SIGHTSEEING BUS : English Turkish
gezi otobüsü
SIGHTSEER : English Turkish
n. turist
SIGHTSMAN : English Turkish
n. ilk bakışta müzikal notaları okuyabilen veya müzik çalabilen kimse
SIGIL : English Turkish
n. resmi mühür, damga, mühür
SIGILLATE : English Turkish
adj. basılmış, damgalanmış işaretlerle süslenmiş (çanak çömlekçilik)
SIGMA : English Turkish
n. Yunan alfabesinin 18'inci harfi
SIGMATISM : English Turkish
n. ıslıklı konuşma seslerinin yanlış telaffuzu
SIGMOID : English Turkish
adj. C harfine benzeyen; S harfine benzeyen; kalın bağırsağın S şeklindeki kıvrımının yanında bulunan (Tıp); S şeklinde kıvrılan kolonla alakalı
SIGMOID COLON : English Turkish
kolon bağırsağı, S harfine benzeyen kolon bağırsağı,kalın bağırsağın anüse bağlanan alt kısmı (Anatomi)
SIGMOIDAL : English Turkish
adj. C harfine benzeyen; S harfine benzeyen; kalın bağırsağın S şeklindeki kıvrımının yanında bulunan (Tıp)
SIGMOIDALLY : English Turkish
adv. C harfi şeklinde; S harfi şeklinde
SIGMOIDOSCOPE : English Turkish
n. kolon bağırsağının içerisini görmek için kullanılan ışıklandırılmış endoskopi (Tıp)
SIGMOIDOSCOPY : English Turkish
n. kolon bağırsağının içerisini görmek için kullanılan ışıklandırılmış endoskopi kullanarak kolon bağırsağının içerisinin görsel muayenesi (Tıp)
SIGMUND : English Turkish
n. bir erkek ismi
SIGMUND FREUD : English Turkish
n. Sigismund Schlomo Freud (
1939) Avusturyalı nörolog ve psikiyatrist, psikoanalizin kurucusu
SIGN : English Turkish
n. istavroz, işaret, sembol, simge, gösterge, jest, belirti, nişan, alâmet, iz, semptom, burç, burç sembolü, tabela, isim levhası, mucize işareti, haç işareti
SIGN : English Turkish
v. imzalamak, imza atmak, imza etmek, ismini yazmak, ima etmek, belirtmek, ifade etmek, işaret etmek, işaretlemek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani