Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
SUBPENA : English Turkish

v. mahkeme çağırmak

SUBPOENA : English Turkish

n. mahkeme çağrısı, celp kâğıdı

SUBPOENA : English Turkish

v. mahkeme çağırmak

SUBROGATE : English Turkish

v. yerine geçmek, yerini almak, yerine geçirmek

SUBROGATION : English Turkish

n. halefiyet, borçlu iken alacaklı durumuna geçme

SUBROGATION OF RIGHTS : English Turkish

n. halefiyet hakkı

SUBSCRIBE : English Turkish

v. imzalamak, onaylamak, altına yazmak, bağış olarak vermek, katkıda bulunmak, yatırmak, katılmak

SUBSCRIBE TO : English Turkish

abone olmak, katkıda bulunmak, bağış yapmak, imza atmak, katılmak, aynı fikirde olmak

SUBSCRIBER : English Turkish

n. imzalayan, onaylayan, katılımcı, katkıda bulunan, bağış yapan kimse, abone

SUBSCRIBER IDENTIFICATION MODULE : English Turkish

n. onay/imza tanımlama modülü, SIM, bir müşterinin bilgilerinin kaydedildiği ve bir cep telefonuna yerleştirilebilecek şekilde tasarlanmış kart (fatura problemi olmayan herhangi bir uyumlu telefonun kullanılmasını sağlayan)

SUBSCRIBER IDENTIFIER MODULE : English Turkish

onay/imza tanımlayıcı modülü, bir müşterinin bilgilerinin kaydedildiği ve bir cep telefonuna yerleştirilebilecek şekilde tasarlanmış kart (fatura problemi olmayan herhangi bir uyumlu telefonun kullanılmasını sağlayan)

SUBSCRIPTION : English Turkish

n. imzalama, onaylama, katılım, katkı, abone ücreti, aidat, katılım taahhüdü

SUBSCRIPTION FEE : English Turkish

n. abone ücreti

SUBSCRIPTION PRICE : English Turkish

n. abone ücreti

SUBSECTION : English Turkish

n. altbölüm, kol, dal

SUBSEQUENCE : English Turkish

n. arkası gelme, sonradan gelme, altdizi

SUBSEQUENT : English Turkish

adj. sonraki, daha sonraki, müteakip

SUBSEQUENT TO : English Turkish

adv. sonra, daha sonra, takiben

SUBSEQUENTLY : English Turkish

adv. sonradan, daha sonra, sonra, arkadan

SUBSERVE : English Turkish

v. hizmet etmek, işine yaramak

SUBSERVIENCE : English Turkish

n. hizmet etme, itaat etme, yaranma, sırnaşma

SUBSERVIENT : English Turkish

adj. hizmet eden, itaat eden, yararlı, yaranmaya çalışan, uşak ruhlu

SUBSIDE : English Turkish

v. alçalmak, çökmek, çökelmek, dibe çökmek, geçmek, yatışmak, sakinleşmek, yığılmak

SUBSIDE INTO : English Turkish

v. düşmek, inmek

SUBSIDENCE : English Turkish

n. alçalma, çökme, azalma, hafifleme