Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

SWATHE : English Turkish

n. sargı, bandaj, kundak bağı, kuşak, biçilmiş ekin yığını, orakla bir defada biçilen yer

SWATHE : English Turkish

v. çevrelemek, sarmak, sarıp sarmalamak, kundaklamak

SWATTER : English Turkish

n. sineklik

SWAY : English Turkish

n. sallanma, dalgalanma, etki, tesir, idare, hükmetme, egemenlik

SWAY : English Turkish

v. sallanmak, sarsılmak, eğmek, hüküm sürmek, eğilimi olmak, meyilli olmak, aklını çelmek, saptırmak, etkilemek, etki etmek, üzerinde etkisi olmak, yönlendirmek, hükmetmek

SWAY UP : English Turkish

v. hizaya getirmek

SWAZI : English Turkish

n. Swazilandlı veya Swaziland'da ikamet eden kimse

SWAZI : English Turkish

n. Swaziland dili; Swazi halkının Bantu dili

SWAZILAND : English Turkish

n. Afrika'nın güneydoğusunda bir ülke

SWEAR : English Turkish

v. kalaylamak, yemin etmek, ant içmek, küfretmek, sövmek, sövüp saymak, lânet okuma, yeminle söylemek, yemin ettirmek

SWEAR AN OATH : English Turkish

yemin etmek, ant içmek

SWEAR BY : English Turkish

üzerine yemin etmek, tümüyle güvenmek

SWEAR IN : English Turkish

yeminle işe başlatmak, yemin töreniyle başlatmak

SWEAR INTO : English Turkish

v. yeminle işe başlatmak, yemin töreniyle başlatmak

SWEAR LIKE A BARGEE : English Turkish

ana avrat düz gitmek, sövüp saymak

SWEAR LIKE A FISHWIFE : English Turkish

ağıza alınmıyacak küfürler etmek

SWEAR LIKE A TROOPER : English Turkish

ağzına geleni söylemek

SWEAR OFF : English Turkish

ırakacağına yemin etmek, tövbe etmek

SWEAR ON THE BIBLE : English Turkish

v. İncil üzerine yemin etmek

SWEAR ON THE KORAN : English Turkish

v. kuran'ın üzerine yemin etmek

SWEAR OUT : English Turkish

v. yeminle söylemek, yeminli ifade vermek

SWEAR SMB. TO : English Turkish

v. yemin ettirmek

SWEAR SMB. TO SECRECY : English Turkish

v. kimseye söylemeyeceğine yemin ettirmek

SWEAR TO : English Turkish

üzerine yemin etmek, yeminle onaylamak

SWEAR TO GIVE UP : English Turkish

ırakacağına yemin etmek, tövbe etmek