English Turkish
T-BONE : English Turkish
n. T kemiği, içerisinde T şeklinde bir kemik olan kalın fileto biftek parçası
T-BONE STEAK : English Turkish
n. T kemiği bifteği, T-bone, içerisinde T şeklinde bir kemik olan kalın fileto biftek parçası
T-ONLINE : English Turkish
n. Almanya'da Alman Telekom'un (İnternet, telefon ve televizyon yayını hizmetleri sunucusu) bağlı kuruluşu olan en büyük ISP
T-SHIRT : English Turkish
n. yakasız ve baştan geçirilecek şekilde örülmüş kısa kollu penye
T.A. : English Turkish
Tel Aviv, İsrail'de bir şehir
TA : English Turkish
tekrar teşekürler, bir kez daha teşekkür ederim (İnternet argosu)
TA : English Turkish
n. tantalyum, nadir bulunan metalik element (Kimya)
TA : English Turkish
interj. teşekkürler! [brit.]
TA TA : English Turkish
interj. görüşürüz, hoşça kal
TA-25 : English Turkish
n. Tel Aviv 25, Ma'of, TASE'de ticareti yapılan en büyük hisselerin listelendiği Tel Aviv Borsası'nın sermaye ağırlıklı endeksi
TAAL : English Turkish
n. güney afrika hollandacası
TAB : English Turkish
n. etiket, çıkıntı, uç, şerit, spolet, flâpa
TAB KEY : English Turkish
körsırı belirli bir mesafe veya bir sonraki durak noktasına kadar ilerletmek için kullanılan tuş
TABAK : English Turkish
n. bir soyadı
TABARD : English Turkish
n. cüppe
TABASCO : English Turkish
n. tabasko (acı sos), acı biber sosu, acı kırmızı biber
TABBY : English Turkish
v. hârelendirmek, çizgili yapmak
TABBY : English Turkish
adj. çizgili, tekir
TABBY : English Turkish
n. tekir, çizgili kumaş, kız kurusu, geçkin kız, acuze, harç
TABBY CAT : English Turkish
n. tekir, dişi kedi
TABERNACLE : English Turkish
n. çadır, tapınak, sinagog, sığınak, muhafaza, ruhun geçici olarak kaldığı beden, beden
TABES : English Turkish
n. zayıflama
TABLATURE : English Turkish
n. duvar resmi, resim, kaldırım resmi, tablatura, kafatası kemik tabakalarından biri
TABLE : English Turkish
n. masa, sofra, masadakiler, tablet, tablo [mat.], çizelge, tabla, kafatası kemik tabakalarından biri
TABLE : English Turkish
v. masaya koymak, sunmak, göstermek, tartışmaya sunmak, ertelemek, listeye geçirmek, cetvele yazmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani