Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TAKE NOURISHMENT : English Turkish

v. beslenmek, besin almak

TAKE OBJECTION TO : English Turkish

v. itiraz etmek, reddetmek

TAKE ODDS : English Turkish

v. avans sayı almak

TAKE OFF : English Turkish

v. çıkarmak, götürmek, alıp götürmek, havalanmak, kaldırmak, öldürmek, inmek, ameliyatla almak, indirmek, taklidini yapmak, sıçramak, kalkmak, hareket etmek, yola çıkmak

TAKE OFF ONE'S CLOTHES : English Turkish

v. soyunmak

TAKE OFF ONE'S HAT : English Turkish

v. şapka çıkarmak, şapkasını çıkarmak

TAKE OFF ONE'S SHOES : English Turkish

ayakkabılarını çıkarmak

TAKE OFFENSE : English Turkish

alınmak, gücenmek, ağırına gitmek, darılmak

TAKE OFFICE : English Turkish

görev almak

TAKE ON : English Turkish

v. üstlenmek, üzerine almak, almak (işe), kapışmak, benzemek, iddiaya tutuşmak, heyecanlanmak, telaşlanmak, moda olmak

TAKE ON A NEW LEASE OF LIFE : English Turkish

n. yeniden doğmak, kendini toparlamak

TAKE ON LOAN : English Turkish

v. ödünç almak

TAKE ONE'S ADVICE : English Turkish

v. danışmak, öğüdünü tutmak

TAKE ONE'S CHANCE : English Turkish

isk almak, şansını denemek, şansını kullanmak, işi şansa bırakmamak

TAKE ONE'S CHOICE : English Turkish

eğendiğini almak

TAKE ONE'S COURAGE IN BOTH HANDS : English Turkish

cesaretini toplamak, dişini sıkmak

TAKE ONE'S DEGREE : English Turkish

mezun olarak ünvan almak, diplomasını almak

TAKE ONE'S FAREWELL OF : English Turkish

v. ayrılmak, bırakmak, veda etmek

TAKE ONE'S LEAVE : English Turkish

veda etmek

TAKE ONE'S MEDICINE : English Turkish

katlanmak, çekmek, yapmak zorunda kalmak

TAKE ONE'S OWN LIFE : English Turkish

kendini öldürmek, hayatına son vermek, intihar etmek, canına kıymak

TAKE ONE'S PLACE : English Turkish

v. yerini almak (kendi)

TAKE ONE'S REVENGE : English Turkish

v. intikamını almak, öcünü almak

TAKE ONE'S WAY : English Turkish

gitmek, yola koyulmak, burnunun dikine gitmek, bildiğini okumak

TAKE ORDERS : English Turkish

emir almak, papaz olmak