Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

TENON SAW : English Turkish

n. zıvana testeresi

TENOR : English Turkish

adj. tenor

TENOR : English Turkish

n. tenor, gidiş, akış, eğilim, anlam, asıl suret, aslının aynı nüsha, vade, en tiz erkek sesi (tenor)

TENPIN : English Turkish

n. kiy oyunu, on kuka, bovling

TENSE : English Turkish

n. kip, zaman

TENSE : English Turkish

v. germek, gerilmek

TENSE : English Turkish

adj. gergin

TENSENESS : English Turkish

n. gerginlik

TENSIBLE : English Turkish

adj. gerilebilir

TENSILE : English Turkish

adj. gerilme, gerilebilir

TENSILE STRENGTH : English Turkish

gerilme direnci

TENSIMETER : English Turkish

n. tensimetre, gaz basınç ölçeği

TENSIOMETER : English Turkish

n. tensiyometre, gerilimölçer

TENSION : English Turkish

n. gerilim, gerginlik, heyecan, germe, gerilme

TENSIONAL : English Turkish

adj. gerilimle ilgili

TENSOR : English Turkish

n. geren kas, gerey, dansör

TENT : English Turkish

n. çadır, yara mili, cerrah mili

TENT : English Turkish

v. cerrah mili ile yoklamak

TENT PEG : English Turkish

çadır kazığı

TENT POLE : English Turkish

n. çadır direği

TENTACLE : English Turkish

n. dokunaç, ercik sapı

TENTACLED : English Turkish

adj. dokunaçlı, dokunaca benzer

TENTACULAR : English Turkish

adj. dokunaçlı, dokunaca benzer

TENTATIVE : English Turkish

n. deneme, tecrübe

TENTATIVE : English Turkish

adj. deneme niteliğinde, deneysel, geçici, belli belirsiz, tereddüdlü