Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TON : English Turkish

n. ton, moda, şıklık

TON UP : English Turkish

n. saatte yüz mil hız yapma (motosiklet)

TON UP BOYS : English Turkish

n. saatte yüz mil hızla giden motosikletliler

TONAL : English Turkish

adj. ses perdesine ait, ses tonuna ait

TONALITY : English Turkish

n. tonalite, ton özelliği [müz.], renk uyumu

TONALLY : English Turkish

adv. tonlama açısından, ses perdesi açısından, müzik anahtarları bakımından

TONE : English Turkish

n. ses, perde, ton, güç, sağlıklı hal, tavır, ruh hali

TONE : English Turkish

v. hava vermek, tarz vermek, ahenk vermek, tonunu ayarlamak, ayarlamak, uymak, uyuşmak

TONE CONTROL : English Turkish

ses kontrolü

TONE DEAF : English Turkish

adj. müzik kulağı olmayan

TONE DOWN : English Turkish

tonunu açmak, tonunu yumuşatmak

TONE POEM : English Turkish

n. senfonik şiir

TONE UP : English Turkish

canlandırmak, güçlendirmek

TONE-DEAF : English Turkish

müzik kulağı olmayan, tonlar arasındaki farkı duyamayan

TONELESS : English Turkish

adj. cansız, donuk, ifadesiz, perdesiz, belli bir ses özelliği olmayan

TONER : English Turkish

n. tonik

TONER CARTRIDGE : English Turkish

toner kartuşu, mürekkep kartuşu, lazer yazıcı için mürekkep içeren kutu

TONG : English Turkish

n. çin gizli derneği

TONGA : English Turkish

n. Tonga Krallığı, Pasifik Okyanusu'nun güneyinde Polinezya adalarında bir ülke

TONGA : English Turkish

n. hafif yerli binek arabası

TONGAN : English Turkish

n. Tongalı yada Tonga'da yaşayan kimse

TONGAN : English Turkish

adj. Tonga'ya veya onun insanlarına ait

TONGAN : English Turkish

n. Tonga'da konuşulan Polinezya dili

TONGS : English Turkish

n. maşa

TONGUE : English Turkish

v. dil vuruşu yapmak (çalgı), geçme yapmak (tahta)