English Turkish
TOTAL ELIMINATION : English Turkish
toptan eliminasyon, tamamıyla imha, toptan kökünü kurutma
TOTAL FAILURE : English Turkish
toptan başarısızlık, mutlak başarısızlık, bozgun, mağlubiyet
TOTAL IGNORANCE : English Turkish
toptan önemsemezlik, tam aldırmazlık; toptan cehalet
TOTAL INVALID : English Turkish
tam özürlü, tamamıyla engelli kimse, özürlü olan ve yardımsız işlerini yapamayan kimse
TOTAL ISOLATION : English Turkish
tam izolasyon, toplumdan ayrı hayat, ayrılma, karantina
TOTAL LOAD : English Turkish
tam/toplam yük, bir kargonun toplam ağırlığı
TOTAL LOSS : English Turkish
toplam kayıp, toplam hasar, tam felaket, kullanım dışı olan, tamir edilemez
TOTAL MESS : English Turkish
toptan karışıklık, büyük miktarda düzensizlik
TOTAL MISUNDERSTANDING : English Turkish
tamamen yanlış anlama, tamamıyla anlayış eksikliği
TOTAL NUMBER OF ATTENDANCE : English Turkish
n. mevcut
TOTAL PEACE : English Turkish
tam barış, mutlak barış, tam gerilimsizlik
TOTAL REVENUE : English Turkish
toplam gelir, bir işletmenin ürünlerin satışından kazandığı toplam gelir (Ekonomi)
TOTAL SOLUTION : English Turkish
toptan çözüm, tüm problemleri kökünden çözen çözüm, tam cevap
TOTAL SUM : English Turkish
toplam miktar, toplam tutar, tüm nesnelerin bir arada hesaplandığındaki miktar
TOTAL SURFACE : English Turkish
toplam yüzey, toplam alan, bir geometrik şeklin tüm yüzeylerinin toplamı
TOTAL SURPRISE : English Turkish
tamamen süpriz, tam anlamıyla süpriz, kesinlikle süpriz, tamamen beklenmedik olay
TOTAL TIME : English Turkish
toplam zaman, zamanın tüm farklı miktarlarının toplamı (belirli bir aktivitenin içerisinde)
TOTAL VIOLATION : English Turkish
tam ihlal, tam tecavüz
TOTAL WAR : English Turkish
toptan savaş, hedefin tam anlamıyla yok edildiği savaş, yıkımın her anlamından ve aracından istifade eden savaş
TOTALISE : English Turkish
v. toplamak, özetlemek, kısaltmak, özet çıkarmak,
ın toplam miktarını bulmak (ayrıca totalize)
TOTALISER : English Turkish
n. toplam miktarı bulan kimse, özetleyen kimse; basit matematik işlemlerini yerine getiren hesap makinası (toplama ve çıkartma gibi); toplayıcı; , müşterek bahisleri hesaplayan makina (ayrıca totalizer)
TOTALITARIAN : English Turkish
adj. totaliter, bütüncül, tek partili rejimle ilgili
TOTALITARIAN REGIME : English Turkish
totaliter rejim, diktatörlük, zorba yönetim, otokrasi
TOTALITARIAN STATE : English Turkish
totaliter devlet, yanlızca bir yasal siyasi partinin olduğu devlet, faşizm, diktatörlük
TOTALITARIANISM : English Turkish
n. totaliterlik, tek particilik
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani