Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TOUCHABLITY : English Turkish

n. dokunulurluk

TOUCHBACK : English Turkish

n. hücum eden takımın kendi gol bölgesinde yakalanması veya kapana kısılması (Futbol)

TOUCHDOWN : English Turkish

n. gol (ragbi), iniş

TOUCHE : English Turkish

interj. cesaretlendirici nida ünlemi; sevinç çığlığı türü

TOUCHED : English Turkish

adj. etkilenmiş, müteessir, deli, çatlak, bozuk

TOUCHED A CHORD : English Turkish

akorduna dokunan, bam teline basan, hislerine dokunan, heyecanlı bir şekilde harekete geçiren, onu duygusal olarak etkileyen

TOUCHED HIM DEEPLY : English Turkish

onu derinden etkileyen, onu çok duygulu yapan, onu etkileyen, onu harekete geçiren, onu heyecanlandıran

TOUCHED HIS HEART : English Turkish

kalbine dokunan, hislerine dokunan, onu duygusal olarak harekete geçiren

TOUCHED THE SKY : English Turkish

gökyüzüne dokunan, taze dağ havası soluyan

TOUCHILY : English Turkish

adv. öfkeyle, irrite ile, haşin bir şekilde, sert olarak, kızgınlıkla, hassas ve duygulu bir tarzda

TOUCHINESS : English Turkish

n. alınganlık, aşırı hassaslık

TOUCHING : English Turkish

n. dokunma

TOUCHING : English Turkish

prep. değin, dair, konusunda, hakkında

TOUCHING : English Turkish

adj. dokunaklı, acıklı

TOUCHINGLY : English Turkish

adv. duygulu bir tarzda

TOUCHINGNESS : English Turkish

n. dokunaklılık

TOUCHLINE : English Turkish

n. taç çizgisi, kale çizgisi (ragbi)

TOUCHPAPER : English Turkish

n. tutuşturma kâğıdı

TOUCHSTONE : English Turkish

n. mihenk taşı, denektaşı, ayar

TOUCHTONE TRADING : English Turkish

telefon vasıtasıyla hisse senetlerini ve tahvilleri satın alma veya satma

TOUCHTYPING : English Turkish

n. on parmak klavye, klavyeye bakmadan yazma

TOUCHWOOD : English Turkish

n. kav, kav mantarı

TOUCHY : English Turkish

adj. nazik, hassas, alıngan, çabuk küsen, titiz, etkileyici

TOUCHY SITUATION : English Turkish

hassas durum, istikrarsız şüpheli durum, nazik durum

TOUGH : English Turkish

n. kabadayı, sert kimse