Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

TRANSFERRABLE : English Turkish

adj. transfer edilebilir, taşınabilir, gönderilebilir, geçebilir, geçirilebilir, aktarılabilir

TRANSFERRAL : English Turkish

n. yön, istikamet, alıcı adresi, sevkiyat, gönderi

TRANSFERRED : English Turkish

adj. aktarılan, iletilen, geçirilen

TRANSFERRED INTENT : English Turkish

gerçekten zarar görenden başka bir öğeye karşı bir suç işlemek için suçlunun niyeti

TRANSFERRER : English Turkish

n. tahliye eden kimse, nakleden kimse, aktaran kimse

TRANSFERRING : English Turkish

n. nakletme

TRANSFERROR : English Turkish

n. transfer eden kimse, nakleden kimse, aktaran kimse, ileten kimse

TRANSFIGURATION : English Turkish

n. başkalaşım, şekil değiştirme, tecelli, tecelli yortusu

TRANSFIGURE : English Turkish

v. başkalaştırmak, şeklini değiştirmek, yüceltmek (din)

TRANSFINITE : English Turkish

adj. sayı sınırını geçen, sonluötesi

TRANSFIX : English Turkish

v. kazığa oturtturmak, delip geçmek, mıhlamak

TRANSFIXION : English Turkish

n. sivri bir nesne ile delme eylemi, kazığa oturtma eylemi; korku veya şaşkınlıkla hareketsiz kalma eylemi

TRANSFORM : English Turkish

n. dönüştürmek, haline getirmek, dönüşmek

TRANSFORM : English Turkish

v. dönüştürmek, haline gelmek

TRANSFORMABLE : English Turkish

adj. değiştirilebilir, çevrilebilir, dönüştürülebilir

TRANSFORMATION : English Turkish

n. dönüşüm, dönüştürme, transformasyon, şekil değiştirme, voltaj değişikliği

TRANSFORMATION CURVE : English Turkish

transformasyon eğrisi, dönüşüm eğrisi, iki ürün için üretim etkinliğinin limit olasılıklarını gösteren grafik (Ekonomi)

TRANSFORMATION OF ENERGY : English Turkish

n. enerji dönüşümü

TRANSFORMATIONAL GRAMMAR : English Turkish

n. dönüşebilen gramer

TRANSFORMATIVE : English Turkish

adj. dönüşme/dönüştürme gücü olan; dönüştürme eğiliminde olan

TRANSFORMER : English Turkish

n. transformatör, trafo, dönüştürücü, transformer

TRANSFUSABLE : English Turkish

adj. dönüştürülebilir, değiştirilebilir

TRANSFUSE : English Turkish

v. aktarmak, nakil yapmak, kan vermek, damardan vermek, aşılamak, ilham vermek

TRANSFUSER : English Turkish

n. nakil yapan, zerkeden, transfer eden

TRANSFUSIBLE : English Turkish

adj. nakledilebilir, transfer edilebilir, zerkedilebilir