Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TUNABILITY : English Turkish

n. akort edilebilirlik, bir standartla uyumlu olması veya iyi çalışabilmesi için ayarlanabilirlik; akort edilebilir olma durumu

TUNABLE : English Turkish

adj. akort edilebilir

TUNABLY : English Turkish

adv. akort edilmiş bir tarzda, akort edilebilir bir tarzda, bir standartla uyumlu olması veya iyi çalışabilmesi için ayarlanabilir bir şekilde

TUNDRA : English Turkish

n. tundra, bozkır, çok büyük ve ağaçsız kutupsal (arktik) bölge (örneğin Sibirya'da, kuzey Kanada'da, ve Lapland'da bulunan)

TUNE : English Turkish

n. melodi, ezgi, nağme, akort, uyum, ahenk, istasyon ayarı (radyo), makam

TUNE : English Turkish

v. akort etmek, uydurmak, ayarlamak, istasyona ayarlamak (radyo), akortlu olmak, uyumlu olmak, yoluna koymak

TUNE IN : English Turkish

istasyon bulmak (radyo)

TUNE TO : English Turkish

v. istasyona ayarlamak (radyo), hazırlanmak (uçuş vb.), sesini yükseltmek

TUNE UP : English Turkish

akort etmek, uydurmak, şarkı söylemeğe başlamak

TUNEABLE : English Turkish

adj. akort edilebilirlik, bir standartla uyumlu olması veya iyi çalışabilmesi için ayarlanabilirlik; ahenkli, uyumlu (Arkaik)

TUNEFUL : English Turkish

adj. uyumlu, ahenkli, hoş, güzel sesli

TUNEFULLY : English Turkish

adv. melodik bir şekilde, ahenkle, müzikal bir tarzda, uyumlu bir tarzda

TUNEFULNESS : English Turkish

n. ahenklilik, ahenkli olma özelliği

TUNELESS : English Turkish

adj. ahenksiz, uyumsuz, nağmesiz, sessiz

TUNELESSLY : English Turkish

adv. ahenksiz bir şekilde, uyumsuz bir şekilde, müzikal olmayan bir şekilde, uyumsuz bir şekilde; ahenksiz bir tarzda

TUNER : English Turkish

n. akortçu, akort düdüğü, kanal arayıcı [tv], istasyon arayıcı (radyo)

TUNESMITH : English Turkish

n. güfteci, şarkı sözü yazarı, müzik bestecisi, müzikal bestecisi (Argo)

TUNGSTATE : English Turkish

n. tungstat

TUNGSTEN : English Turkish

n. tungsten, volfram

TUNGSTEN LAMP : English Turkish

tungsten lamba, tungstenden yapılmış bir lamba teli olan akkor ampul türü

TUNGSTEN STEEL : English Turkish

tungsten çelik, çelik ve tugstenden yapılan metal alaşım

TUNGSTENIC : English Turkish

adj. (Kimya) yüksek erime sıcaklığına sahip olan ve metallerin alaşımlarında kullanılan (örneğin elektrik ampullerinin tellerinde ve yüksek hızlı kesme aletlerinde) nadir bulunan parlak gri element olan tungstenle alakalı

TUNGUS : English Turkish

n. Tunguz, orta ve güneydoğu Sibirya'nın etnik grubu; orta ve güneydoğu Sibirya'nın bu yerli halkından olan kimse

TUNGUSIC : English Turkish

n. Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuzey bölümünde Moğolistan'da ve komşu bölgelerde konuşulan Altay dilleri ailesi

TUNGUSIC : English Turkish

n. Tunguzik ailesinden bir dili konuşan insanlardan olan kimse