English Turkish
ULTRAVIOLET B : English Turkish
ultraviyole B, 280 ve 320 nanometre arasında dalgaboyu olan elektromanyetik radyasyon, güneş ışığının güneş yanığı ve deri kanserine sebep olan ısı yayan bileşeni, UVB
ULTRAVIOLET RAYS : English Turkish
ultraviyole ışınlar, görünür güneş ışınlarından daha kısa dalga boyuna sahip tedavi edici ışınlar
ULTRONEOUS : English Turkish
adj. gönüllü; spontan, kendiliğinden olan, içten gelen
ULU : English Turkish
n. keskin olmayan tarafla dik açıda kısa bir sapa bağlanmış geniş neredeyse yarım daire şeklinde bıçağı olan çok amaçlı bıçak (Inuit/Eskimo kadınlarınca kullanılan geleneksel alet)
ULU : English Turkish
adj. (malezya'da) gelişmemiş, gelişmemiş kırsal bölge
ULULANT : English Turkish
adj. uluyan
ULULATE : English Turkish
v. ulumak, feryat etmek
ULULATION : English Turkish
n. uluma, feryat
ULURU : English Turkish
n. Ayers Rock, Avusturalya'nın kuzey bölgesinde bulunan dünyanın en büyük kızıl monadnoku (aşınmaz taş)
ULYSSES : English Turkish
n. Odysseus, Odise, Yunan mitolojisi kahramanı; bir erkek adı
ULYSSES S GRANT : English Turkish
(
1885) 18nci ABD başkanı (
1877), Amerikan İç Savaşı'nda Kuzey Ordusu generali
ULYSSES SIMPSON GRANT : English Turkish
(
1885) 18nci ABD başkanı (
1877), Amerikan İç Savaşı'nda Kuzey Ordusu generali
UM : English Turkish
n. bir soyadı; bir kadın adı (Arapça)
UM : English Turkish
interj. ehh! (belirsizlik tereddüt şüphe ifade eden ses); tereddüt nidası (konuşmada)
UM CULTUM : English Turkish
Arap şarkıcıları arasında en büyüğü olarak görülen kadın bir Mısırlı şarkıcı
UMA : English Turkish
n. bir kadın adı; Hint tanrıçası Devi'nin bir tür fiziki hali
UMA : English Turkish
n. (Japonca) "at", Çin burç işareti
UMA THURMAN : English Turkish
Thurman$500853$$WI_FREQUENCY:5 $WI_POS:48 Uma Karuna Thurman doğum 1970), "Pulp Fiction" filminde ana rolde oynayan bir Amerikan sinema aktrisi
UMAMI : English Turkish
n. (Japonca anlamından: "lezzetli") insan dilinde bulunan yemekteki glutamik tadına benzer beşinci tat (tuzlu, tatlı, ekşi, ve acıya ilaveten)
UMASS : English Turkish
n. Amherst'te ana kampüsü ve Massachusetts eyaletinde 4 uydu kampüsüne sahip büyük devlet üniversitesi sistemi (ABD)
UMBANDA : English Turkish
n. Brezilya tinselci din
UMBEL : English Turkish
n. umbel, şemsiye şeklinde çiçeklenme
UMBELLAR : English Turkish
adj. (Botanik) umbel (şemsiye şeklindeki çiçeklenme) ile alakalı; umbel (şemsiye şeklindeki çiçeklenme) şeklinde
UMBELLATE : English Turkish
adj. şemsiye biçiminde, şemsiye şeklinde çiçeklenmiş
UMBELLIFER : English Turkish
n. şemsiye şeklinde bitki
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani