English Turkish
UNDERPIN : English Turkish
v. desteklemek, destek koymak
UNDERPIN PEACE : English Turkish
parçayı takviye etmek, parçayı tamir etmek, barışı desteklemek
UNDERPINNINGS : English Turkish
n. alttan destekleyen (bir duvar desteği gibi, vb); iç giyim (özellikle kadınların)
UNDERPLANT : English Turkish
v. uzun bitkilerin altındaki zeminde daha küçük bitkiler dikmek; (Ormancılık) altını ağaçlandırmak
UNDERPLANTING : English Turkish
n. uzun bitkilerin altındaki zeminde daha küçük bitkiler dikme eylemi; (Ormancılık) altında dikme eylemi
UNDERPLAY : English Turkish
v. kötü oynamak, rolün hakkını vermemek, kasten el vermek (iskambil)
UNDERPLOT : English Turkish
n. ikinci derecede kalan olaylar dizisi
UNDERPOPULATED : English Turkish
adj. nüfusu az
UNDERPREPARED : English Turkish
adj. uygun şekilde hazırlanmamış, gerektiği gibi hazırlanmamış
UNDERPRICE : English Turkish
v. az değer biçmek
UNDERPRIVILEGED : English Turkish
adj. temel sosyal haklardan mahrum
UNDERPRIVILEGED CLASSES : English Turkish
alt sınıf, toplumun yoksulluk içerisinde yaşayan kesimi
UNDERPRIVILEGED POPULATION : English Turkish
alt sınıf, toplumun yoksulluk içerisinde yaşayan kesimi
UNDERPRODUCE : English Turkish
v. ihtiyaç duyulandan az üretmek, normalden az üretmek
UNDERPRODUCTION : English Turkish
n. düşük üretim
UNDERPROOF : English Turkish
adj. az alkollü, alkol derecesi düşük
UNDERRAN : English Turkish
v. altına geçmek, altından geçmek, altından akmak; bir su borusunda veya su teknesinde altına geçip altından kontrol etmek, alet edevatı sermek (Denizcilik)
UNDERRATE : English Turkish
v. yeterince değer vermemek, küçümsemek, küçük görmek
UNDERRATED : English Turkish
adj. hafife alınan; az değer biçilen
UNDERRATING : English Turkish
adj. hor gören
UNDERRATING : English Turkish
n. hor görme
UNDERREACTION : English Turkish
n. zayıf tepki
UNDERREPORTED : English Turkish
adj. verilen hesabın gerçek cari figürlerden az olması, yeterili rapor edilmeyen, yeterince söylenmeyen
UNDERREPORTED CASES : English Turkish
yeterince rapor edilmeyen durumlar
UNDERRIPE : English Turkish
adj. henüz olgunlaşmamış, henüz tam gelişmemiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani