Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
UNSTATED : English Turkish

adj. belirtilmemiş, konuşulmamış, değinilmemiş; vatandaşlığı alınmış (Eski Kullanım)

UNSTATESMANLIKE : English Turkish

adj. devlet adamına yakışmayan

UNSTEADILY : English Turkish

adv. kararsızca, kararsız bir şekilde, sarsakça, sarsak bir şekilde, titrekçe, titrek bir şekilde

UNSTEADINESS : English Turkish

n. sabit olmama, değişkenlik, istikrarsızlık, kararsızlık

UNSTEADY : English Turkish

adj. değişken, istikrarsız, kararsız, sallanan, sabit olmayan, güvenilmez, düzensiz

UNSTERILE : English Turkish

adj. steril olmayan, arındırılmamış, saf olmayan, temiz olmayan, temizlenmemiş, bulaşmış, kirlenmiş

UNSTERILISED : English Turkish

adj. (Britanya İngilizcesi) steril edilmemiş, arındırılmamış, saflaştırılmamış, temizlenmemiş, dezenfekte edilmemiş (unsterilized olarak da yazılır)

UNSTERILIZED : English Turkish

adj. (Amerikan İngilizcesi) steril edilmemiş, arındırılmamış, saflaştırılmamış, temizlenmemiş, dezenfekte edilmemiş (unsterilised olarak da yazılır)

UNSTICK : English Turkish

v. koparmak, ayırmak

UNSTINTED : English Turkish

adj. bol, kısıtlanmamış, sınırsız, esirgenmemiş

UNSTINTING : English Turkish

adj. aşırı cömert, verici, veren, eli açık

UNSTITCH : English Turkish

v. sökmek, dikişlerini sökmek

UNSTITCHED : English Turkish

adj. sökülmüş, dikişleri sökülmüş

UNSTITCHING : English Turkish

n. sökme

UNSTOP : English Turkish

v. tıpasını çıkarmak, açmak, tıkanmış yeri açmak

UNSTOPPABLE : English Turkish

adj. durdurulamaz, önlenemez, engellenmez, engellenmesi imkânsız

UNSTOPPABLY : English Turkish

adv. durdurulamaz bir şekilde, önlenemez bir şekilde, engellenmez bir şekilde, engellenmesi imkânsız bir şekilde, durmadan, ara vermeden

UNSTRAINED : English Turkish

adj. filtre edilmemiş, süzülmemiş, gerilmemiş, yapmacıksız

UNSTRAP : English Turkish

v. kayışını çıkarmak, askısını çıkarmak

UNSTRENGTHENED : English Turkish

adj. kuvvetlendirilmemiş, güçlendirilmemiş, desteklenmemiş, pekiştirilmemiş, takviye edilmemiş

UNSTRESSED : English Turkish

adj. vurgusuz, gerilmemiş

UNSTRETCHED : English Turkish

adj. gerilmemiş

UNSTRIATED : English Turkish

adj. çizgisiz, düz, oluksuz, çiziksiz

UNSTRING : English Turkish

v. gevşetmek (tel, ip vb.), ipini çıkarmak, ipten çıkarmak, tellerini çıkarmak, sinirini bozmak, sinirlendirmek

UNSTRUCTURED : English Turkish

adj. yapılanmamış, yapısız, yapısal olmayan, kesin bir şekli veya hatları olmayan