Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

WHITE CHOCOLATE : English Turkish

eyaz çikolata

WHITE CLIFFS OF DOVER : English Turkish

Dover'in beyaz falezleri, Dover'de denizden yükselen beyaz yarlar (İngiltere)

WHITE COAL : English Turkish

hidroelektrik

WHITE COAT : English Turkish

n. beyaz önlük, laboratuar önlüğü, giyecekleri maddelerden korumak için laboratuarlarda giyilen dize kadar inen ve derin cepleri olan üstlük

WHITE COFFEE : English Turkish

eyaz kahve, sütlü kahve, bol sütlü hazırlanmış kahve

WHITE COLLAR : English Turkish

memur, büroda çalışan, ofiste çalışan

WHITE COLLAR CRIME : English Turkish

eyaz yakalı suçu, nitelikli suç, memurların veya iş insanlarının paralarını etkileyen ağır suç

WHITE COLLAR WORKER : English Turkish

ofis çalışanı, memur, masa başı işi olan kimse

WHITE CROW : English Turkish

eyaz karga, bir kuş türü; nadir olan, alışılmadık olan, çok rastlanmayan

WHITE DWARF : English Turkish

n. beyaz cüce yıldız, (Astronomi) beyaz ışıklı cüce yıldız, neredeyse dünya büyüklüğünde olan küçük ve oldukça yoğun bir yıldız (düşükten ortaya bir yıldız kütlesi söndüğünde ortaya çıkar)

WHITE ELEPHANT : English Turkish

değerli ama işe yaramayan mülk, büyük boy kâğıt, gereksiz eşya, masraflı hediye

WHITE ENSIGN : English Turkish

İngiliz donanma bayrağı

WHITE FACED : English Turkish

eti benzi atmış, yüzü bembeyaz olmuş

WHITE FEATHER : English Turkish

n. korkaklık belirtisi

WHITE FLAG : English Turkish

eyaz bayrak, ateşkes veya teslimiyet işareti olarak yukarı çekilen bayrak

WHITE FROST : English Turkish

kırağı

WHITE GOLD : English Turkish

eyaz altın, ak altın, platin, değerli bir beyaz mineral

WHITE GOODS : English Turkish

n. beyaz eşya, beyaz çamaşırlar

WHITE HAIRED : English Turkish

ak saçlı, beyaz saçlı, kır saçlı

WHITE HAIRED BOY : English Turkish

n. çok sevilen çocuk, gözde çocuk

WHITE HEAD : English Turkish

eyaz baş, beyaz kafa, başı iltihap dolu olan sivilce (Argo)

WHITE HEAT : English Turkish

akkor, heyecanın doruğu

WHITE HOPE : English Turkish

geleceği parlak kimse, umut bağlanan kimse

WHITE HORSE : English Turkish

n. beyaz at, köpüklü dalga

WHITE HOT : English Turkish

akkor, öfkeli