English Turkish
WORKBOOK : English Turkish
n. alıştırma kitabı, çalışma kılavuzu
WORKBOX : English Turkish
n. dikiş kutusu, alet kutusu
WORKDAY : English Turkish
n. iş günü, çalışma günü
WORKED : English Turkish
adj. işlenmiş
WORKED FOR A LIVING : English Turkish
hayatını kazanmak için çalıştı, ekmek parası için çalıştı, yaşamını sürdürmek için çalıştı
WORKED HARD : English Turkish
çok çalıştı, çok çaba harcadı, didindi, emek sarf etti
WORKED ON : English Turkish
-nın üzerinde çalıştı,
sı ile ilgili uğraştı
WORKED OUT FINE : English Turkish
iyi çalıştı, iyi sonuç aldı, istenen sonucu aldı, düzenli hale geldi, en iyi şekilde oldu
WORKED UP : English Turkish
heyecanlanmış, öfkelenmiş
WORKED VERY HARD : English Turkish
çok çalıştı, çok emek harcadı, çok yoğun çalıştı, çok ter döktü
WORKER : English Turkish
n. işçi, amele, emekçi, yaratıcı
WORKER BEE : English Turkish
n. işçi arı
WORKER DIRECTOR : English Turkish
n. işletme müdürü
WORKER PARTICIPATION : English Turkish
n. müşterek mülkiyet
WORKER-ANT : English Turkish
işçi karınca, kraliçe karıncaya hizmet eden karınca, çalışan karınca
WORKER-BEE : English Turkish
işçi arı, kraliçe arıya hizmet eden arı, çalışan arı
WORKERS : English Turkish
n. işçi sınıfı, işçiler, emekçiler
WORKFARE : English Turkish
n. çalışma refahı, istihdam programı, hükümetin işsizlere iş yaratmak için sağladığı geçici işler
WORKFARE PROGRAM : English Turkish
istihdam programı, çalışma refahı, hükümetin işsizlere iş yaratmak için sağladığı geçici işler
WORKFELLOW : English Turkish
n. iş arkadaşı
WORKFLOW : English Turkish
n. iş akışı, çalışma akışı, başlangıcından bitişine kadar belirli bir görevle ilgili faaliyetler düzeni; bir bilgisayar sistemindeki görevlerin planlaması (Bilgisayar)
WORKFOLK : English Turkish
n. ameleler; tarım işçileri, tarım alanında çalışanlar
WORKFORCE : English Turkish
n. işgücü, işçiler, çalışanlar, mevcut olan çalışanlar gücü; bir şirkette çalışan tüm insanlar grubu (Ticaret); bir ülkedeki tüm çalışanların toplam nüfusa oranı
WORKGROUP : English Turkish
n. çalışma grubu, birlikte çalışıla bir proje üzerinde görev alan ve genellikle birbirlerine bir ağ ile bağlı küçük insan grubu (Bilgisayar)
WORKHORSE : English Turkish
n. beygir, eşek gibi çalışan kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani