Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

AJOURÉ : French Turkish

"kafes oymalı; acurlu"

AJOUT : French Turkish

[le] ekleme, eklenti

AJOUTAGE : French Turkish

[le] eklenti, ekleme

AJOUTER : French Turkish

"katmak, eklemek; artırmak"

AJOUTER FOI À : French Turkish

inanmak, güvenmek

AJOUTÉ : French Turkish

[le] ek

AJUSTAGE : French Turkish

[le] (paraya) ayar verme, ayarlama ajusté

AJUSTEMENT : French Turkish

"[le] ayarlama; düzenleme"

AJUSTER : French Turkish

"uydurmak; ayarlamak; kurmak; düzeltmek; nişan almak"

AJUSTEUR : French Turkish

[le] tesviyeci

AJUTAGE : French Turkish

[le] musluk lülesi

ALAISE : French Turkish

[la] (hasta için) su geçirmez çarşaf

ALAMBIC : French Turkish

[le] imbik

ALAMBIQUER : French Turkish

imbikten çekmek, damıtmak

ALAMBIQUÉ : French Turkish

(düşünce\\söz) aşırı derecede ince, karışık

ALANGUIR : French Turkish

"bitkinleştirmek, soldurup sarartmak; bitkinleşmek, sararıp solmak"

ALANGUISSEMENT : French Turkish

[le] dermansızlık, bitkinlik

ALARMANT : French Turkish

telaşlandırıcı, kaygılandırıcı, ürkütücü

ALARME : French Turkish

"[la] alarm; tehlike işareti; korku, telaş"

ALARMER : French Turkish

telaşa düşürmek, ürkütmek, kaygılandırmak

ALARMISTE : French Turkish

etrafı telaşlandıran, bozguncu

ALBANAIS : French Turkish

[le] [la] Arnavut

ALBANAIS : French Turkish

Arnavut

ALBANIE : French Turkish

[la]

ALBATROS : French Turkish

[le] albatros