Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

ORDONNATEUR : French Turkish

[le] [la] düzenleyen, organizatör

ORDONNER : French Turkish

"düzene koymak, düzenlemek; buyurmak; sıraya koymak; reçete yazmak"

ORDONNÉ : French Turkish

düzenli, derli toplu, tertipli

ORDRE : French Turkish

"[le] sıra; düzen; emir, buyruk; yol, usul; sınıf; tarikat; oda, birlik, meslek derneği; düzenlik; ödev; ciro "

ORDRE ALPHABÉTIQUE : French Turkish

alfabe sırası

ORDRE CHRONOLOGIQUE : French Turkish

tarih sırası

ORDRE DES AVOCATS : French Turkish

aro

ORDRE DU JOUR : French Turkish

gündem

ORDRE PUBLIC : French Turkish

kamu düzeni

ORDURE : French Turkish

"[la] kir; pislik; süprüntü "

ORDURES : French Turkish

[la] çöp, süprüntü

ORDURES MÉNAGÈRES : French Turkish

ev çöpü

ORDURIER : French Turkish

edepsiz, hayasız

OREILLE : French Turkish

"[la] kulak; işitim; sap, kulp "

OREILLE DE MER : French Turkish

denizkulağı

OREILLE INTERNE : French Turkish

içkulak

OREILLE MOYENNE : French Turkish

ortakulak

OREILLER : French Turkish

[le] yastık

OREILLETTE : French Turkish

[la] (yürekte) kulakçık

OREILLONS : French Turkish

[le] kabakulak

ORFRAIE : French Turkish

[la] akkuyruklu kartal

ORFÈVRE : French Turkish

[le] kuyumcu

ORFÈVRERIE : French Turkish

[la] kuyumculuk

ORGANE : French Turkish

"[le] organ; ses; araç, vasıta; mekanizma; sözcü, temsilci "

ORGANE DE GOÛT : French Turkish

tat alma organı