Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

OPPRESSEUR : French Turkish

[le] ezici, baskıcı, zorba, zalim

OPPRESSIF : French Turkish

sıkıştırıcı, baskıcı, ezici

OPPRESSION : French Turkish

"[la] sıkma; sıkışma, nefes darlığı; ezme, baskı, zulüm"

OPPRIMER : French Turkish

askı yapmak, ezmek, zulmetmek

OPPROBRE : French Turkish

[le] yüzkarası, utanç, ayıp

OPTATIF : French Turkish

dilek anlatan, dilekli

OPTER POUR : French Turkish

seçmek, yeğlemek

OPTICIEN : French Turkish

[le] [la] gözlükçü

OPTIMAL : French Turkish

en uygun

OPTIMISATION : French Turkish

[la] en iyi duruma getirme

OPTIMISER : French Turkish

en iyi duruma getirmek

OPTIMISME : French Turkish

[le] iyimserlik

OPTIMISTE : French Turkish

[le] [la] iyimser

OPTION : French Turkish

[la] seçme, yeğleme, seçim

OPTIQUE : French Turkish

görme\\gözle ilgili

OPULENCE : French Turkish

[la] zenginlik, bolluk, refah

OPULENT : French Turkish

zengin, varlıklı

OPUSCULE : French Turkish

[le] kitapçık, broşür

OPÉRA : French Turkish

[le] opera

OPÉRA-COMIQUE : French Turkish

[le] operakomik, gülünç opera

OPÉRABLE : French Turkish

ameliyat edilebilir

OPÉRANT : French Turkish

etkili

OPÉRATEUR : French Turkish

"[le] [la] işletmen, operatör, teknisyen; cerrah, operatör "

OPÉRATEUR (DE PRISE DE VUES) : French Turkish

kameraman

OPÉRATION : French Turkish

"[la] iş, işlem; ameliyat; harekât "