Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SATELLITE : French Turkish

"[le] uydu; yardakçı; yaltakçı"

SATIN : French Turkish

[le] saten, atlas

SATINETTE : French Turkish

[la] pamuklu saten

SATINÉ : French Turkish

atlas gibi, parlak, perdahlı

SATIRE : French Turkish

[la] yergi, taşlama, hiciv

SATIRIQUE : French Turkish

yergili, hicivli

SATIRISER : French Turkish

yermek, hicvetmek

SATISFACTION : French Turkish

[la] hoşnutluk, memnunluk

SATISFAIRE : French Turkish

"hoşnut etmek, memnun etmek, sevindirmek; tatmin etmek; gidermek "

SATISFAIRE À : French Turkish

sağlamak, karşılamak, yerine getirmek

SATISFAISANT : French Turkish

tatminkâr, memnun edici, hoşnut edici

SATISFAIT : French Turkish

tatmin edilmiş, doyurulmuş

SATISFAIT DE : French Turkish

hoşnut, memnun

SATISFECIT : French Turkish

[le] iyi hal kâğıdı

SATIÉTÉ : French Turkish

"[la] tokluk; bıkkınlık"

SATURANT : French Turkish

doyuran

SATURATION : French Turkish

"[la] doyma, doygunluk; doyurma"

SATURER : French Turkish

doyurmak

SATURNISME : French Turkish

[le] kurşunla zehirlenme

SATYRE : French Turkish

"[le] satir; şehvet düşkünü kişi"

SAUCE : French Turkish

"[la] salça, sos; katıntılar "

SAUCE RAVIGOTE : French Turkish

sirke ve zeytinyağlı bir çeşit sos

SAUCE TOMATE : French Turkish

domates sosu

SAUCER : French Turkish

salçaya batırmak

SAUCER QN : French Turkish

irini azarlamak, haşlamak