Multilingual Turkish Dictionary French Turkish

PARIEUR : French Turkish

[le] [la] bahisçi

PARIS : French Turkish

Paris

PARISIEN : French Turkish

[le] [la] Parisli

PARISIEN : French Turkish

Parisle ilgili

PARITAIRE : French Turkish

eşit üyeli (komisyon), eşit yanlı

PARITÉ : French Turkish

"[la] tam eşitlik; çift olma; başa baş olma"

PARIÉTAL : French Turkish

parietal

PARJURE : French Turkish

"[le] yalan yere yemin; andını bozma "

PARKA : French Turkish

[la] parka

PARKING : French Turkish

"[le] park etme; park yeri"

PARLANT : French Turkish

"konuşan; konuşkan; sözlü; canlı gibi"

PARLEMENT : French Turkish

[le] parlamento

PARLEMENTAIRE : French Turkish

parlamentoyla ilgili

PARLEMENTARISME : French Turkish

[le] parlamento düzeni

PARLEMENTER : French Turkish

"(düşmanla) görüşme yapmak; enikonu görüşmek, müzakere etmek"

PARLER : French Turkish

"[le] konuşma; şive, ağız"

PARLER CONTRE : French Turkish

aleyhinde konuşmak

PARLER CRU : French Turkish

dobra dobra konuşmak

PARLER D'OR : French Turkish

güzel söylemek, iyi söylemek

PARLER DE CHOSES ET D'AUTRES : French Turkish

şurdan burdan konuşmak

PARLER DE LA PLUIE ET DU BEAU TEMPS : French Turkish

havadan sudan konuşmak

PARLER DE QN\QCH : French Turkish

den söz etmek

PARLER DOUCEMENT : French Turkish

alçak sesle konuşmak

PARLER DU NEZ : French Turkish

genizden konuşmak

PARLER EN DORMANT : French Turkish

uykusunda konuşmak