Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
PARCELLE : French Turkish

"[la] parça; parsel"

PARCELLER : French Turkish

"bölmek; bölüştürmek"

PARCHEMIN : French Turkish

[le] tirşe, parşömen

PARCHEMINÉ : French Turkish

parşömen gibi

PARCIMONIE : French Turkish

[la] aşırı tutumluluk

PARCIMONIEUX : French Turkish

aşırı tutumlu

PARCOURIR : French Turkish

"gezmek, dolaşmak; göz gezdirmek"

PARCOURS : French Turkish

"[le] bir şeyin geçtiği yol, güzergâh; parkur"

PARDESSOUS : French Turkish

"alttan, altından; altta, altında"

PARDESSUS : French Turkish

[le] pardösü

PARDON : French Turkish

[le] bağışlama, af

PARDONNABLE : French Turkish

(suçu) bağışlanabilir, affedilebilir

PARDONNER : French Turkish

ağışlamak, affetmek

PARDONNER À : French Turkish

yargılamak

PARE-BALLES : French Turkish

[le] kurşun siperi

PARE-BOUE : French Turkish

[le] çamurluk

PARE-BRISE : French Turkish

[le] ön cam

PARE-CHOCS : French Turkish

[le] tampon

PARE-FEU : French Turkish

[le] yangın söndürme aygıtı, yangın siperi

PARE-SOLEIL : French Turkish

[le] güneşlik

PARE-ÉTINCELLES : French Turkish

[le] kıvılcım siperi

PAREIL : French Turkish

"aynı, benzer; denk, eş, eşit; böyle "

PAREIL À : French Turkish

e benzer

PAREILLEMENT : French Turkish

"aynı tarzda, aynı biçimde; dahi, de, keza"

PAREMENT : French Turkish

"[le] işlemeli mihrap örtüsü; kaldırım kenar taşı"