Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
PARTIS FRÈRES : French Turkish

kardeş parti

PARTISAN : French Turkish

"[le] [la] taraftar; çeteci, partizan "

PARTITIF : French Turkish

ütünün bir kısmını gösteren

PARTITION : French Turkish

"[la] partisyon; bölünme, parçalanma"

PARTOUT : French Turkish

her yerde

PARTURITION : French Turkish

[la] doğurma

PARURE : French Turkish

"[la] süs; mücevher takımı"

PARUTION : French Turkish

[la] (kitap vb için) yayımlama

PARVENIR : French Turkish

"erişmek, ulaşmak; varmak; ilerlemek; zengin olmak "

PARVENIR À FAIRE : French Turkish

meyi başarmak

PARVENU : French Turkish

[le] [la] sonradan görme, yeni zengin

PARVIS : French Turkish

[le] kilise avlusu

PARVIS CÉLESTES : French Turkish

cennet

PARÉ : French Turkish

"süslenmiş, bezenmiş; hazır"

PAS : French Turkish

"[le] adım; basamak; ayak izi; yürüyüş; öncelik hakkı "

PAS DE CLERC : French Turkish

yanlış davranış, yaş tahtaya basma

PAS DE COURSE : French Turkish

koşar adım

PAS DE PORTE : French Turkish

hava parası

PAS DE ROUTE : French Turkish

adi yürüyüş adımı

PAS DE VIS : French Turkish

vida dişi

PAS DU TOUT : French Turkish

asla, hiç

PAS GRAND-CHOSE : French Turkish

az bir şey

PAS MAL : French Turkish

"fena değil; hayli, epeyce"

PAS MAL DE : French Turkish

çok, hayli

PAS REDOUBLÉ : French Turkish

"hızlı yürüyüş; mızıkanın çaldığı hızlı yürüyüş havası"