German Turkish
UMSCHLAGEN : German Turkish
seit. l. (einpacken) ambalajiamak
(Druckbogen) formalan cevirmek
UMSCHLAGHAFEN : German Turkish
m aktarma limani
kragen m (z.B. am Pelzmantel) e^indirik
platz m aktarma merkezi
tuch n l. oimuz atkisi; sal, lahuraki
(für Wickelkinder) faska
(viereckiges) bohca
UMSCHLEICHEN : German Turkish
tr. gizlice bir yerin, b-nin etrafmda dolasmak
UMSCHLIEßEN : German Turkish
l. kusatmak, ihata etm., sarmak, cevrelemek; halka cevirmek
(umarmen) kucaklamak
UMSCHLINGEN : German Turkish
seit. bir yere bsi sarmak umschlungen: eng ~ koyun koyuna; can cana
UMSCHMEICHELN : German Turkish
-ne sokulmak
UMSCHMEIßEN : German Turkish
s. umwerfen
UMSCHNALLEN : German Turkish
l. (Degen) kili^ kusanmak
(Koppel) beline ba^lamak
UMSCHREIBEN : German Turkish
l. (Brief usw.) düzelterek yeniden yazmak
(Grundstück usw.) temlik etm., devretmek ^ung / l. yeniden yaz(il)ma
devir ve temlik
UMSCHRIFT : German Turkish
!. (e-r Münze) yazi
(phonetische) transkripsiyon
UMSCHULDEN : German Turkish
orcu tahvil etm
UMSCHULEN : German Turkish
l. (Kind) baska bir okula göndermek
(Kriegsversehrte) baska bir mesiek icin talim ve terbiye etm. Qung f yeniden terbiye
UMSCHWEBEN : German Turkish
süzülerek bsin etrafinda ucmak
UMSCHWEIFE : German Turkish
pl. l. (Umweg) dolambac; dolasik yol
(Abschweifung) sadetten ayrilma
(gewundene Ausdrucksweise) dolambacli ifade; keine ~ machen kestirmeden gitmek; ohne lange ^ l. sellemehüsseläm
sözünü esir-gemeden
kapi yapmadan; ohne ^ auf et. losgehen alip yürümek
UMSCHWENKEN : German Turkish
l. o. mil. cark etm.
fig. caymak; fikrini degistirmek; diger tarafi tutmak
UMSCHWIRREN : German Turkish
(Insekten) etrafinda vizildamak
UMSCHWUNG : German Turkish
m l. (Drehung) devir hareketi
(Wechsel) ant degisiklik
(Wendepunkt) dönüm noktasi; Th. peripesi
(Umwälzung) inkiläp, devrim
(der Gesinnung) efkär ve hissiyatm degismesi
UMSCHWÄRMEN : German Turkish
l. etrafinda ucusmak
(Menge) etrafim yigm yigm cevirmek
fig. perestis etm
UMSCHÜTTEN : German Turkish
l. (Glas usw.) devirmek
(von e-m Behälter in e-n anderen) kaptan kaba nakletmek, aktarmak
UMSEGELN : German Turkish
s. umschiffen
UMSEHEN : German Turkish
: sich — l. arkasina (bzw. etrafina; sagma soluna) bakmak
(nach et.) bsi aramak
(nach j-m) gözleriyle b-ni aramak
(an e-m Ort) bir yeri dolasmak, gezmek
F naho§ bir sürprize (bzw. hayal kinkli§ina) ugramak; Sieh dich doch nach e-r Beschäftigung um! Artik bir is tutsan! im ° kasla göz arasinda
UMSEIN : German Turkish
itmis (od. gecmis) olm.; Schlupf Die Zeit ist um! Haydi yandi (od. tamam)!
UMSEITIG : German Turkish
sayfanin öbür tarafinda(-ki); müteakip sayfada(-ki)
UMSETZEN : German Turkish
l. baska bir yere koymak (od. oturtmak)
(umstellen) sirasini degistirmek
(verkaufen) elden cikar-mak; satmak
(in die Tat) kuvveden fiile cikarmak; hakikatlestirmek, gerceklestirmek; realize etm.
(umwandeln) bse tahvil etm.
(in Bargeld durch Verkauf) degerlendirmek
(in Alkohol) F parayi ickiye sarf etm.
(neu setzen) yeniden tertip (od. tanzim) etm., aranje etm.
mus. (transponieren) transpoze etm.
(Pflanzen) bitki cikarip baska yere dikmek; (spez. Setzlinge) sasirtmak;s/c/z~(in Eiweiß usw.) bse tahavvül etm. 2ung f a. miis. aranjman, transkripsiyon, uyanm
UMSICHGREIFEN : German Turkish
n etrafa sacilma; intisar, sirayet
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani