Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

DIATHESE : German Turkish

Verfassung

DICHTHEITSPRÜFUNG : German Turkish

sızdırmazlık testi

DICKDARMFLORA : German Turkish

Dickdarmbakterienflora

DIE DEHORS WAHREN : German Turkish

zevahiri kurtarmak

DIE DREI GESTRENGEN HERREN : German Turkish

kocakarı soğuğu

DIE FOLGEN SIND NICHT ABSEHBAR : German Turkish

u hareket büyük tehlikelere yol açar

DIE IMMUNITÄT WURDE IHM ABERKANNT : German Turkish

Dokunulmazlığı kaldırıldı

DIE KUGEL DES VENTILES : German Turkish

supap bilyaları

DIE NOTWENDIGEN MENGEN : German Turkish

gerekli miktarlar

DIE SEINEN : German Turkish

seninkiler

DIE STAATSBÜRGERSCHAFT ABERKENNEN : German Turkish

vatandaşlıktan çıkarmak

DIE UNMÖGLICHSTEN AUSREDEN VORBRINGEN : German Turkish

en olmadık bahaneler uydurmak-öküz altında buzağı aramak-kırk dereden su getirmek

DIENSTVORSCHRIFT : German Turkish

hizmet talimatı

DIESE METHODE : German Turkish

u metot

DIFFUNDIEREN : German Turkish

saçmak; dağıtmak

DIFFUNDIERT : German Turkish

saçılmış; dağıtılmış

DIFFUSEUR : German Turkish

yayıcı; difüzör

DIFFUSION : German Turkish

yayınım; difüzyon

DIFFUSIONSBATTERIE : German Turkish

difüzyon bataryası

DIFFUSIONSFÄHIGKEIT : German Turkish

difüzyon yeteneği

DIFFUSIONSGEFÄSS : German Turkish

difüzyon hücresi

DIFFUSIONSGESCHWINDIGKEIT : German Turkish

difüzyon hızı

DIFFUSIONSPRODUKT : German Turkish

difüzyon ürünü; yayınım ürünü

DIFFUSIONSSAFT : German Turkish

difüzyon şerbeti

DIFFUSIONSSCHNITZEL : German Turkish

difüzyon küspesi