Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
ABFLIEGEN : German Turkish

{'apfli:gın} (uçak) kalkmak, havalanmak

ABFLIESSEN : German Turkish

{ap-fli:sın} akmak, sızmak

ABFLUG : German Turkish

e {'apflu:k} r kalkış (uçak)

ABFLUSS : German Turkish

see {'apflus} r (dışarı) akma

ABFRAGEN : German Turkish

" {'apfa:gın} soruşturmak; (bir dersi) anlattırmak"

ABFUHR : German Turkish

{'ap-fü:r} r ret, tersleme

ABFÜHREN : German Turkish

{'ap-fü:rın} götürmek, ödemek

ABFÜHRMITTEL : German Turkish

{'apfü:rmitıl} s müshil

ABGABE : German Turkish

n {'apga:bı} e teslim, vergi

ABGANG : German Turkish

" {`apgang} r hareket , kalkış; ayrılma çıkma."

ABGAS : German Turkish

{'apga:s} s çürük gaz

ABGEBEN : German Turkish

" {'apge:bın} vermek, teslim etmek; bırakmak, terk etmek
"

ABGEHEN : German Turkish

" {'apge:ın} kalkmak, hareket etmek; (mektup, vb.) gönderilmek, yollanmak; (yol) ayrılmak; (düğme, vb.) kopmak çıkmak
"

ABGENUTZT : German Turkish

{'apgınutst} eskimiş, yıpranmış

ABGEORDNETE : German Turkish

n {'apgı-ordnıtı} r milletvekili

ABGESEHEN : German Turkish

{apgıze:ın}
von
den başka

ABGESTANDEN : German Turkish

{apgıştandın} bayat

ABGESTORBEN : German Turkish

" {'apgıştorbın} ölmüş; (bitki) kurumuş; duygusuz. "

ABGETRAGEN : German Turkish

{'apgıtra:gın} eskimiş, eski püskü

ABGEWÖHNEN : German Turkish

{'apgıvö:nın} huyundan vazgeçirmek

ABGRENZEN : German Turkish

{'apgrentsın} sınırlamak

ABGRUND : German Turkish

e {'apgrunt} r uçurum

ABHALTEN : German Turkish

" {'aphaltın} uzak tutmak: engel olmak; düzenlemek
"

ABHANDLUNG : German Turkish

en {'aphandlung} e araştırma, inceleme yazı

ABHANG : German Turkish

{`aphang} r yamaç, bayır, yokuş