Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

KONDOM : German Turkish

e {kon'do:m} r prezervatif, kılıf

KONFEKTION : German Turkish

en {konfekts'yo:n} e hazır giyim, konfeksiyon

KONFEKTIONSGESCHÄFT : German Turkish

e {konfeks'yo:nsgışeft} s konfeksiyon mağazası, hazır giyim eşyası satılan yer

KONFERENZ : German Turkish

en {konfe'rents} e toplantı, görüşme, müzakere

KONFESSION : German Turkish

en {konfes'yo:n} e mezhep

KONFISZIEREN : German Turkish

{konfis'tsi:rın} el koymak, toplatmak

KONFITÜRE : German Turkish

n {konfi'tü:rı} e reçel

KONFLIKT : German Turkish

e {kon'flikt} r uyuşmazlık, çatışma

KONFRONTIEREN : German Turkish

{konfron'ti:rın} yüzleştirmek, karşı karşıya getirmek

KONFUS : German Turkish

{kon'fu:s} aklı karışmış, şaşırmış

KONGRESS : German Turkish

{kon'gres} r kongre, kurultay

KONJUGATION : German Turkish

en {konyugats'yo:n} e dilb. eylem çekimi, fiil çekimi

KONJUGIEREN : German Turkish

{konyu'gi:rın} (fiil) çekmek

KONJUKTION : German Turkish

en {konyunkts'yo:n} e dilb. bağlaç

KONJUKTIV : German Turkish

e {'konyunkti:f} r dilb. isteme kipi

KONJUNKTUR : German Turkish

en {konyunk'tu:r} e konjonktür

KONKRET : German Turkish

{konk're:t} somut

KONKURRENT : German Turkish

en {konku'rent} r yarışmacı, rakip

KONKURRENZ : German Turkish

" en { konku'rents} e rekabet; yarışma."

KONKURRIEREN : German Turkish

" {konku'ri:rın} rekabet etmek; yarışmak."

KONKURS : German Turkish

e {kon'kurs} r iflas

KONSEQUENT : German Turkish

{konzek'vent} tutarlı, mantıklı

KONSEQUENZ : German Turkish

" en {konzek'vents} e tutarlılık; sonuç."

KONSERTSAAL : German Turkish

- säle {kon'tser-za:l} r konser salonu

KONSERVATIV : German Turkish

{konzerva'ti:f} tutucu