Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
TASTEN : German Turkish

" {'tastın} parmakla dokunmak; de el yordamıyla bulmak."

TASTSINN : German Turkish

{'tastzin} r dokunma duyusu

TAT : German Turkish

en {ta:t} e eylem, iş, hareket

TATENLOS : German Turkish

{'ta:tınlo:s} eylemsiz, tembel

TATKRAFT : German Turkish

{teto'vi:rın} dövme yapmak

TATORT : German Turkish

en {teto'vi:rung} e dövme

TATSACHE : German Turkish

e {'toyfling} r vaftiz edilen çocuk

TATSÄCHLICH : German Turkish

" {'toyşın} aldatmak, yanıltmak; de aldanmak, yanılmak."

TATZE : German Turkish

n {'tatsı} e pençe

TAU : German Turkish

e {tau} s halat

TAU, : German Turkish

{tau} r çiy, şebnem

TAUB : German Turkish

{taup} sağır

TAUBE : German Turkish

" n {'taubı} e güvercin; kumru."

TAUBHEIT : German Turkish

{'tauphayt} e sağırlık

TAUBSTUMM : German Turkish

{'taupştum} sağır ve dilsiz

TAUCHEN : German Turkish

" {tauhın} daldırmak, batırmak; dalmak, batmak."

TAUCHER : German Turkish

{'tauhır} r dalgıç

TAUCHERANZUG : German Turkish

e {'tauhır-antsu:k} r dalgıç giysisi

TAUCHMASKE : German Turkish

n {'tauhmaskı} e deniz gözlüğü

TAUCHSIEDER : German Turkish

{'tauhzi:dır} r su ısıtmaya yarayan elektrikli çubuk

TAUEN : German Turkish

{tauın} erimek, çözülmek

TAUFE : German Turkish

n {'taufı} e vaftiz

TAUFEN : German Turkish

{'taufın} vaftiz etmek

TAUFNAME : German Turkish

n {'taufpa:tı} r vaftiz babası

TAUFPATE : German Turkish

" {'toyşınt} aldatıcı; şaşırtıcı."