Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
BERUFSBERATER : German Turkish

[der] meslek danışmanı¡

BERUFSBERATUNG : German Turkish

[die] meslek danışmanlığı¡

BERUFSBEZEICHNUNG : German Turkish

[die] iş tanımı¡

BERUFSGEHEIMNIS : German Turkish

[das] meslek sırrı¡

BERUFSKRANKHEIT : German Turkish

[die] meslek hastalığı¡

BERUFSLEBEN : German Turkish

[das] meslek hayatı¡

BERUFSMÄßIG : German Turkish

profesyonel¡

BERUFSRISIKO : German Turkish

[das] iş riski, iş tehlikesi¡

BERUFSSCHULE : German Turkish

[die] meslek okulu, sanat okulu¡

BERUFSSOLDAT : German Turkish

[der] profesyonel asker¡

BERUFSSPIELER : German Turkish

[der] profesyonel oyuncu¡

BERUFSSPORTLER : German Turkish

[der] profesyonel sporcu¡

BERUFSTÄTIG : German Turkish

çalışan, meslek sahibi¡

BERUFSWAHL : German Turkish

[die] meslek seçimi¡

BERUFUNG : German Turkish

" [die] çağırı, davet; temyiz, istinaf"

BERUFUNG EINLEGEN : German Turkish

temyiz etmek, yargıtaya iletmek¡

BERUHIGEN : German Turkish

" yatıştırmak, sakinleştirmek, teskin etmek; teselli etmek"

BERUHIGEND : German Turkish

yatıştırıcı, sakinleştirici, teskin edici¡

BERUHIGUNG : German Turkish

" [die] yatıştırma, sakinleştirme, teskin; teselli¡"

BERUHIGUNGSMITTEL : German Turkish

[das] müsekkin, sedatif¡

BERUHIGUNGSPILLE : German Turkish

[die] trankilizan, müsekkin¡

BERÜCHTIGT : German Turkish

kötü şöhretli, adı kötüye çıkmış, namlı¡

BERÜCKSICHTIGEN : German Turkish

" nazarı dikkate almak; hesaba katmak, göz önünde bulundurmak¡"

BERÜCKSICHTIGUNG : German Turkish

[die] dikkate alma, hesaba katma

BERÜHMT : German Turkish

ünlü, meşhur, şöhretli, şanlı¡