Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

BEIGEBEN : German Turkish

" eklemek, ilave etmek; yanına vermek; pes etmek, yelkenleri suya indirmek"

BEIGESCHMACKR : German Turkish

[der] asıl tadın yanındaki tat¡

BEIHILFE : German Turkish

" [die] yardım; burs; yataklık, yardakçılık¡"

BEIKOMMEN : German Turkish

yaklaşmak¡

BEIL : German Turkish

" [das] balta, nacak; satır¡"

BEILAGE : German Turkish

" [die] ek, ilave; sebze ve patates¡"

BEILEGEN : German Turkish

" eklemek, ilave etmek; iliştirmek; yüklemek, isnat etmek, atfetmek; halletmek, yoluna koymak, yatıştırmak, barıştırmak¡"

BEILEIBE NICHT : German Turkish

" asla, katiyen; zinhar, Allah göstermesin¡"

BEILEID : German Turkish

[das] başsağlığı, taziye

BEILIEGEN : German Turkish

ilişik olmak¡

BEILIEGEND : German Turkish

ilişik, ekli¡

BEILÄUFIG : German Turkish

" tali; antiparantez, bu arada, yeri gelmişken¡"

BEIM ESSEN : German Turkish

yemekte

BEIM FAHREN : German Turkish

araba sürerken

BEIM FRISEUR : German Turkish

kuaförde

BEIM GELEGENHEIT : German Turkish

fırsat olursa

BEIM MILITÄR : German Turkish

askerde

BEIMESSEN : German Turkish

" atfetmek, isnat etmek; yüklemek, üstüne atmak¡"

BEIN : German Turkish

" [das] bacak; ayak"

BEINAH : German Turkish

" az kalsın, neredeyse; hemen hemen, takriben¡"

BEINAME : German Turkish

[der] lakap, takma ad¡

BEINBRUCH : German Turkish

[der] bacak kırılması¡

BEINHALTEN : German Turkish

içermek, ihtiva etmek¡

BEIPFLICHTEN : German Turkish

tarafını tutmak, hak vermek, katılmak¡

BEIRAT : German Turkish

" [der] danışman, müşavir; danışma kurulu¡"