Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

PROZEß : German Turkish

" [der] süreç, vetire; dava"

PROZEßKOSTEN : German Turkish

mahkeme masrafları

PRUNK : German Turkish

[der] tantana, debdebe, ihtişam, lüks

PRUNKVOLL : German Turkish

tantanalı, debdebeli, ihtişamlı, şatafatlı

PRÄCHTIG : German Turkish

görkemli, parlak, muhteşem, gösterişli, şatafatlı, tantanalı, debdebeli

PRÄDIKAT : German Turkish

" [das] unvan, sıfat; yüklem; değerlendirme notu"

PRÄGEN : German Turkish

" para basmak; şekil vermek; iz bırakmak"

PRÄGNANT : German Turkish

kesin, veciz, özlü

PRÄGNANZ : German Turkish

[die] vecizlik, özlülük

PRÄGUNG : German Turkish

" [die] para basma; şekil verme; özellik"

PRÄMIE : German Turkish

" [die] prim; ikramiye; ödül, mükâfat"

PRÄMIEREN : German Turkish

ödüllendirmek, mükâfatlandırmak

PRÄPARAT : German Turkish

[das] müstahzar, preparat

PRÄPOSITION : German Turkish

[die] ilgeç, edat

PRÄRIE : German Turkish

[die] çayır

PRÄSENTIEREN : German Turkish

sunmak, takdim etmek

PRÄSENZ : German Turkish

[das] şimdiki zaman

PRÄSERVATIV : German Turkish

[das] prezervatif, kaput

PRÄSIDENT : German Turkish

" (in [die])[der] başkan; cumhurbaşkanı"

PRÄSIDENTSCHAFT : German Turkish

[die] başkanlık

PRÄSIDENTSCHAFTSKANDIDAT : German Turkish

[der] başkan adayı

PRÄSIDIUM : German Turkish

" [das] başkanlık; emniyet müdürlüğü"

PRÄTERITUM : German Turkish

[das] geçmiş zaman

PRÄVENTIV : German Turkish

önleyici, koruyucu

PRÄZEDENZFALL : German Turkish

[der] geçmiş örnek, emsal