Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

TÄTER : German Turkish

" (in [die])[der] fail, yapan; suçlu, mücrim; günahkâr"

TÄTERSCHAFT : German Turkish

[die] suçluluk, suç

TÄTIG : German Turkish

faal, aktif, etkin

TÄTIGKEIT : German Turkish

" [die] etkinlik, faaliyet, aktivite; iş, meslek"

TÄTLICH : German Turkish

saldırgan

TÄTLICHKEIT : German Turkish

[die] saldırı, tecavüz

TÄTOWIEREN : German Turkish

dövme yapmak

TÄTOWIERUNG : German Turkish

[die] dövme

TÄUSCHEN : German Turkish

" aldatmak; dolandırmak"

TÄUSCHEND : German Turkish

aldatıcı

TÖDLICH : German Turkish

öldürücü, ölümcül

TÖDLICH VERUNGLÜCKEN : German Turkish

kazada ölmek

TÖLPEL : German Turkish

[der] sersem, budala, beceriksiz, hıyar

TÖNEN : German Turkish

" ses vermek, çınlamak; hafifçe boyamak; nüans vermek"

TÖNERN : German Turkish

topraktan (yapılmış)

TÖPFER : German Turkish

[der] çömlekçi, çanakçı

TÖPFEREI : German Turkish

" [die] çömlekçilik, çanakçılık; çömlekçi atölyesi"

TÖPFERSCHEIBE : German Turkish

[die] çömlekçi tornası

TÖRICHT : German Turkish

udala, akılsız, alık

TÖTEN : German Turkish

öldürmek

TÖTUNG : German Turkish

[die] öldürme

TÜCHTIG : German Turkish

yetenekli, becerikli, ehil, hamarat

TÜCHTIGKEIT : German Turkish

[die] yetenek, beceri, hamaratlık, çalışkanlık

TÜCKE : German Turkish

" [die] kötülük, şer; muziplik, şeytanlık"

TÜCKISCH : German Turkish

" kötü; hain, hilekâr"