Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

GEPÄCKAUFBEWAHRUNG : German Turkish

emanet

GEPÄCKNETZ : German Turkish

eşya filesi, bagaj rafı

GEPÄCKSCHEIN : German Turkish

agaj kartı

GERADE : German Turkish

doğru; çift (sayı); henüz; tam

GERADE (1) : German Turkish

mat. doğru

GERADEAUS : German Turkish

dosdoğru

GERADEZU : German Turkish

adeta, sanki

GERATEN : German Turkish

uğramak, maruz kalmak; iyi olmak; istemeyerek (bir yere) gelmek

GERBEN : German Turkish

tabaklamak

GERBEREI : German Turkish

tabakhane

GERECHT : German Turkish

adil; dürüst

GERECHTIGKEIT : German Turkish

adalet; dürüstlük

GEREDE : German Turkish

gevezelik; dedikodu

GEREIZT : German Turkish

hiddetli, öfkeli

GERICHT : German Turkish

mahkeme; yemek

GERICHTLICH : German Turkish

adli

GERICHTSHOF : German Turkish

mahkeme

GERICHTSVERHANDLUNG : German Turkish

duruşma

GERICHTSVOLLZIEHER : German Turkish

icra memuru

GERING : German Turkish

az; önemsiz; ucuz

GERINGACHTEN : German Turkish

aşağılamak hor görmek, küçük görmek

GERINGFÜGIG : German Turkish

küçük, ufak, az; önemsiz

GERINGSCHÄTZEN : German Turkish

hor görmek, küçük görmek

GERINGSCHÄTZUNG : German Turkish

hor görme, küçümseme

GERINNEN : German Turkish

pıhtılaşmak, koyulaşmak