Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
KANTINE : German Turkish

kantin

KANTON : German Turkish

m l. (Frankreich) kaza
(Schweiz) kanton
Ist m: Er ist ein unsicherer ~. flg. Bir dalda durmaz, Saglam ayakkabi de^ildir. Ona itimat edilemez. tpiyle kuyuya inilmez. tpi cürük

KANTOR : German Turkish

m l. urspr. (etwa): mevluthan
kilise korosunun sefi; orgcu
müzik ögretmeni

KANU : German Turkish

n l. s. Einbaum
kayik, kano

KANUTE : German Turkish

m (Sport) kanocu

KANZEL : German Turkish

f \\. (in der Kirche) mimber, kürsü
(Flugzeug9) ucagiri bas tarafi
(Jagd^) yüksek öneze (od. gözlegi)
redner m vaiz; kürsü hatibi

KANZLEI : German Turkish

l. kalem odasi; büro, yazihane
(Konsulats2) kancilarlik, kancilarya
diener m odaci
papier n takrir-lik kägit;
stil m kitabeti resmiye; resmt dil
Vorsteher m kalem amiri (od. direktörü)

KANZLER : German Turkish

m l. sansöliye, baskan
(Konsulats^) kancilar

KANÜLE : German Turkish

med. kanül spez. a) enjeksiyon ignesi b) kasaba icine konulan borucuk c) bosaltma borucugu

KAOLIN : German Turkish

n, m kaolin, ankil
isation / kaolinizasyon, ankillesme

KAP : German Turkish

n geogr. burun

KAPAUN : German Turkish

m igdis edilmis besili horoz

KAPAZITÄT : German Turkish

l. kabiliyet, sia, siga, kapasite
techn. a. debi
(P.) yeditulä sahibi; otorite (sahibi)

KAPELLA : German Turkish

astr. Kapella; Ayyuk
e / l. kücük kilise
mus. orkestra, bandö, mizika
s. Kupelle.
melster m orkestra sefi; sefdorkestr
meisterpult n sef kürsüsü

KAPENICKIADE : German Turkish

Köpenick dolandinciligini andiran hadise

KAPER : German Turkish

(II)/oo/. kapari, kebere, gebre

KAPEREI : German Turkish

korsan lik 9n l. korsanlik etm.; zaptetmek
(sich et. ^) F bsi elde etm., kapip almak; bse el koyma,

KAPERNSTRAUCH : German Turkish

m bot. gebreotu
gewächse gebreotugiller, kibariye

KAPERSCHIFF : German Turkish

n s. Kaper (I)

KAPETINGER : German Turkish

pl. bist. Kapesyenler

KAPITAL : German Turkish

n s. Kapitell

KAPITALABWANDERUNG : German Turkish

s.
flucht,
anläge / sermaye yatir-ma; envestisman. plasman
band n (Buchbinderei) siraze
ertrag m nema
ertragssteuer/sermayen in faizi üzerin-den alinan vergi fehler m fahi§ hata
flucht/sermayeleri harice kacirma
Ismus m kapitalizm, anamalcilik, ser mayecilik
ist(in /) m; ^istisch kapitalist, anamalci, sermayedar 2kräftig sermayedar, sermayeli
mangel m sermayesizlik; para fikdam
verbrechen njiir. a^ir cezali suq

KAPITEL : German Turkish

n l. (in e-m Buch) fasil, aynm, mephas, bap, bölüm
ßg. mesele
(Dom2, Stifts2) ruhani reislerin toplantisi; Das ist ein ^ für sich. 0, ayn bir meseledir

KAPITELL : German Turkish

n arch. sütun basligi

KAPITOL : German Turkish

n (Rom, Washington) Kapitol